Güncel Türkçe Sözlük
-
-e, -den Çıkartma ihtimali veya imkânı bulunmak
"Size bir fenalık edebilir, sizi işinizden attırır, vekâlet emrine alır, vakitsiz emekliye çıkartabilir." - H. Taner
- Çıkartmaya gücü yetmek
"çıkartabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Antrum mağarasında bulunan bir oyuğun içinde olduğu tespit edilen Erdem’i dalgıçlar çıkartabilmek için yaklaşık 8 saatlik bir çalışma gerçekleştirdi ancak mağaradaki galerinin çok dar olması, suyun da bulanıklığı nedeniyle sonuç alınamadı.
Yaklaşık 50 milyar dolarlık ihracatımızı 150 milyar dolara çıkartabilmek için önümüzdeki engelleri kaldırtmak üzere kıymetli bakanlarımızla istişarelerde bulunduk.
Biz tarım özelliğimizi ön plana çıkartabilmek için ciddi destekler ver katkılar sağlıyoruz.
Zeytini elinde kalan üreticiler zeytinyağı çıkartabilmek için başka ilçelere gitmek zorunda kalıyor.
Şehiriçi dağıtım şirketleri önümüzdeki haftalarda EPDK ile masaya oturacak ve 8 yılda yaptıkları yatırımların bir kısmını çıkartabilmek için ayarlama isteyecek.