Güncel Türkçe Sözlük
çalkantı
-
isim Deniz ve gölde dalgalanma
"Kaptan, gemiyi ağzına kadar doldurmuş, gemi yan yatmış, bir deniz çalkantısıyla alabora olmuş." - N. Hikmet
- Çalkanmış şey
- Kalbur yardımıyla ayrılan çer çöp
- Coşku
"Lodos rüzgârı es esebildiğine / Dinmesin gönlümdeki çalkantı" - B. Necatigil
- Kargaşa ve bunalımın yol açtığı düzensiz, karışık, sıkıntılı
durum
"Beraat etmen büyük çalkantı yaratır basında." - Ç. Altan
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
çalkantı
Elenen tahılın kalbur üstünde kalan toz ve çöpleri.
Fizik Terimleri Sözlüğü
çalkantı
Bir erkil kaynağında gözlenen ve doğal salınım sıklıklarıyla ilgili olmayan düzensiz değişimler.