Güncel Türkçe Sözlük
-
-i, -e Çektirme ihtimali veya imkânı
bulunmak
- Çektirme becerisi bulunmak
"çektirebilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Paytak adımlarla cadde cadde gezen kırmızı papyonlu ördeği görenler fotoğraf çektirebilmek için kuyruk oluyor.
Adanalı vatandaşlar, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile selamlaşmak ve fotoğraf çektirebilmek için adeta birbirleriyle yarıştı.
Eğitimli ve uysal atlar Sarımsaklı Plajlarını dolduran binlerce vatandaş tarafında adeta ilgi odağı olurken, vatandaşlar ve turistler atlı jandarmalarla fotoğraf çektirebilmek için adeta birbirleriyle yarışıyor.
Milli futbolcuya yoğun ilgi gösteren altyapı oyuncuları, İsmail Köybaşı ile fotoğraf çektirebilmek için sıraya girdi.
Ünlülerle sohbet edip fotoğraf çektirebilmek için sıraya giren halka ünlüler karanfil dağıttı.
Salon önünde saatler öncesinden kuyruğa giren halk, fuarın açılışının ardından yerel giysisiyle görücüye çıkan robotla fotoğraf çektirebilmek için yoğun mücadele verdi.