Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
çocuksu
  • sıfat Çocuk gibi, çocukça olan, çocuğa benzeyen
    "Annesinin tesiri altında kalır, biraz çocuksu gözleriyle yangından korkar, her türlü korkusunu gizlemek dilermiş." - A. Ş. Hisar
  • zarf Çocuğa benzer bir biçimde
    "Filvaki bu genç kız, fikirlerini biraz daha çocuksu anlatıyor." - R. H. Karay

"çocuksu" kelimesinin kullanım örnekleri.

Gülhan Kadim gelgitleri, çocuksu kaprisleri, bir yandan erkek dünyasının kurallarına meydan okurken bir yandan dünyadan bihaber ve aciz haliyle muhteşem bir Şehvar olmuş.

Senaryoda daha dişiliği üzerinden gidilmiş ama benim algıladığım ve sevdiğim Calibe, hayata hevesli ve çocuksu bir Calibe.

Bir çocuksu bakış, bir dudağın kıyısından süzülen bulutumsu gülücük kıvrımcığı, bir masum cümlecik sözcüklerin söyleyemediği o tarifsiz duyguları anlatıverir.

İşte karnımızda bir balon oluşturarak, bebekliğimizi bünyemize hatırlatan ve çocuksu oyunlarla kahkahalarımızı tetikleyen terapiyi yaşadık.

Sevgiye, aşka, merhamete, çocuksu duygulara bin yıl önce de ihtiyacımız vardı, bin yıl sonra da ihtiyacımız olacak.