"ölmek" ne demek

"ölmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Yakalandığı milyonda bir görülen Alkaptonüri hastalığıyla mücadele eden 8 yaşındaki Dilan, “Bana yardım edin, ben ölmek istemiyorum.

Pomeranian cins köpeklerin üretiminin durdurulması gerektiğini söyleyen Duha Sena Oskay, bu köpeklerin ölmek için doğduğunu öne sürdü.

Yaşamak ve yaşatmak yerine ölmek ve öldürmek mesajları ile körpe zihinleri iğfal ettiler.

Ölmek üzere olan inek telef olmaması için, kasaplık da yaptığı öğrenilen tır sürücüsü Hasan A.

Mustafa Kemal'in de sözleriyle ifade ettiği gibi 'Çanakkale öyle alelade bir taarruz değil, herkesin muvaffak olmak veya ölmek arzusuyla harekete teşne olduğu bir taarruz' olarak tarihimize geçmiştir.

Karnının alt tarafı paramparça, kanlar içindeydi, ölmek üzereydi ve sanki bunu niye yaptın der gibi o yuvarlacık güzel gözlerle, büyük bir korku içinde bana bakıyordu.

Kadının adeta ölmek için treni beklediği gözlenen kayıtlarda, yaşlı kadının tren gelmeden 5 dakika kadar önce raylara yakın olan duvar dibinde beklediği, daha sonra trenin gelmesine az bir süre kala rayların üzerine çıkarak yüzükoyun raylara yattığı görüldü.