"öncülük" ne demek

"öncülük" kelimesinin kullanım örnekleri.

European Jazz Club konserleri kapsamında, Müzik kariyeri boyunca caz ve emprovize müziğin farklı türlerinde birçok projeye öncülük eden bas ustası Kâmil Erdem ve grubuna, 7 Temmuz Salı gecesi akordeon ustalarının yanı sıra Santana ve Chick Cora’dan da ilham alan Fransız akordeoncu Rene Sopa eşlik edecek.

Dolayısıyla çevremizi, toplumumuzu, gelecek nesillerimizi buna alıştırmak böyle bir kültür oluşturmak açısından kamu sistemimiz bu işe öncülük ediyor.

Nihat Pakdil, AMS ile mücadele konusunda Adana’nın farkındalık oluşması için öncülük ettiğini belirterek, teşekkür etti.

Yönetici Topluluğu Onursal Başkanı Yunus Kurtalan, ÇOMÜ bünyesinde kurulmuş ilk öğrenci topluluğu olan Yönetici Topluluğu’nun 20 yıldır aktif bir şekilde faaliyetlerine devam ettiğini belirterek, “Yönetici Topluluğu, öğrencilerin analitik düşünme ve entelektüel yönlerini geliştirerek onların kariyer yollarında rotalarını belirlemek için yardımcı olmakta ve bu yolda öncülük etmektedir” dedi ve topluluk çalışmaları hakkında bilgiler verdi.

GAZİANTEP (AA) - FERİDE PELİN İNAL - Gaziantep'in Nizip ilçesine bağlı Kumla köyünde görev yaptığı dönemde 25 çocuğa kick boks ile tanıştıran ve bunlardan 14'ünün Türkiye şampiyonu olmasına öncülük eden sınıf öğretmeni Abdullah Gökşen, Osmaniye'ye atanmasına rağmen öğrencilerini antrenörsüz bırakmadı.

Sâmiha Ayverdi, Konya’da daha sonra şöhret bulacak olan Şeb-i Aruz Merasimleri yani Mevlana’yı Anma Törenlerinin 1954’te başlatılması için de öncülük eden isimlerden biriydi.

Malumları olduğu üzere, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Karadeniz bölgesindeki parlamentolar arasında iş birliği başlatma çerçevesinde bir parlamenter asamble kurma girişimi başlatarak 26 Şubat 1993 tarihinde KEİPA’nın kuruluşuna öncülük etmiş; geçiş dönemi yaşayan üyelerinin karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerine katkı sağlamak üzere KEİPA’nın ilk yıllardaki bütçesini karşılamıştır" dedi.

Damat Efe Coşkun, pankart astırma fikrinin babası Hacı Coşkun’un aklına geldiğini belirterek, "Böyle bir konuda öncülük etmiş olduk.

Özellikle de bağımsız, bağlantısız bir sivil toplum kuruluşu olması nedeniyle kentin problemlerini geçmişten bu yana çok daha eğmeden, bükmeden ilgililere ileten bir kuruluş olması, birçok projeye öncülük yapmış ve yapıyor olması Mersin açısından önemli.

Erdaha, Selçuklu'ya başkentlik yapmış, asırlardır Anadolu kültürünün oluşmasına öncülük etmiş Konya'da, sanat yapmanın ve eserler ortaya koymanın kendisi için çok heyecan verici olduğunu aktardı.

Necdet Budak ise Ege Üniversitesinin birçok alanda ülkeye öncülük yaptığını kaydederek, rektörlük olarak akademisyenlerin çalışmalarının her zaman yanında olduklarını belirtti.

Savaştan sonra döndüğü memleketinde büyükçe bir fırın kuran usta, bu alanda çok sayıda insanın yetişmesine öncülük etmiş.

MHP, Cumhur İttifakıyla denkleme dahil olmuş, Cumhur İttifakı'nın oluşmasına öncülük yapmıştır.

İşçi sendikalarının öncülük ettiği göstericiler, başkent Buenos Aires'te bazı yolları kapattı, artan yoksulluğu dramatize etmek için büyük kazanlarda pişirilen et yemeğini yoldan geçenlere ikram etti.

Etkinlikte arkadaşlarına öncülük eden Hakan Aslankara, geçen yıl burada Çallı 4 arkadaşıyla başlattığı kampı geleneksel olarak sürdürmeyi planladıklarını belirterek, göletin çevresindeki geniş düzlük arazinin kamp yapmaya çok müsait olduğunu ifade etti.