Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
örgütlü
  • sıfat Örgütlenmiş olan, teşkilatlı

"örgütlü" kelimesinin kullanım örnekleri.

ABD’nin 39’uncu Wing Komutanlığı’nın da bulunduğu İncirlik 10’uncu Tanker Üs Komutanlığı’nda ABD’li firmada çalışırken geçen yıl çıkarılan işçilerden İbrahim Kasaban ile 36 yaşındaki Mustafa Kurt, yeniden işe alınabilmek için üste işçi temsilcisi olarak örgütlü Türk Harb-İş Sendikası’nın Adana Şube Başkanı Hüseyin Ulukan’dan yardım istedi.

Seçim süreci boyunca Genel Merkezimizin örgütlü bir mücadele yapmaması, verilen örgütlü mücadelelerde pozitif siyaseti desteklememesi, örgütler üzerinde uyguladığı baskı ve politikalar, aday belirleme sürecinde sözde demokratik davranılıp, önce temayül yoklaması yapılması, ardından örgütün sesine ve önerilerine kulak verilmeden, partiye yıllarca emeği geçen duayen isimlerin liste dışı bırakılması, tabanda hoşnutsuzluk ve antipati yaratılmasına neden olmuştur.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca, FETÖ'nün TSK yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, örgüt içi haberleşme amacıyla ankesör veya sabit kontörlü hatlarla ardışık veya yoğun olarak irtibat sağlandığı gerekçesiyle gözaltına alınan 10'u subay, 29'u astsubay, 2'si uzman çavuş 41 şüphelinin işlemleri tamamlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca, FETÖ'nün TSK yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, örgüt içi haberleşme amacıyla ankesör veya sabit kontörlü hatlarla ardışık veya yoğun olarak irtibat sağlandığı tespit edilenlere İstanbul İl Jandarma Komutanlığı'nda aktif görevli olan 10'u subay, 29'u astsubay, 2'si uzman çavuş olmak üzere 41 asker, gözaltına alınmıştı.

Biz eğer biraz daha örgütlü çalışırsak, bırakın o bedavacı milletvekillerini, AKP burada sıfır çekecek sıfır.

Yapılması gereken, ya hırsızlığı örgütlü suçlar arasına almak ki çoğu çeteleşmiş durumda ya da cezaların caydırıcılık boyutuna gelmesi!

Çünkü 6 Mart 2014 tarihinde yürürlüğe giren kanun gereğince örgütlü suçlarla telefon dinleme delli olma özelliğini yitirmiş durumda.

Bunu da tamamlanması için herkesin üstüne düşeni yerine getirmesi ki, bizim bir Birliğe ihtiyacımız var, örgütlü ve güçlü bir Birliğe ihyacımız var demeli.

Eer biz örgütlü toplum olursak bize ne tak işler, ne top işler, nede tüfek işler.

Baskın bir medya desteği, finansal güç, örgütlü iş kesimleriyle ilişkiler, uluslararası ilişkiler, seçmenle örgütlü ilişkiler ve yüz binlerce kişiden oluşan, kazanmaya imanlı ve idmanlı saha örgütü!

Sivil toplum kuruluşlarını, kişileri, inisiyatif ve platformları, örgütlü ya da bağımsız tüm yapıları, kurumları iyilik paydasında buluşmaya davet ediyoruz.

Bundan sonra hak verilmez anlayışıyla daha örgütlü ve daha mücadeleci bir yol çizeceğiz ve bu yolda Cam Keramik İş Sendikasıyla yürüyeceğiz.

TGK Başkanı Kolaylı ise Ordu'da 5 yıl önce Türkiye'nin en büyük, hatta dünyadaki en büyük ve en örgütlü meslek örgütlerinden biri olan Türkiye Gazeteciler Federasyonunun kuruluş çalışmalarını gerçekleştirerek imzaları attıklarını anlattı.

Kadın haklarını savunan, kadınların örgütlü mücadelesinin olmazsa olmazı olan kadın derneklerini de, mühürlemek bu bahane ile şahane oldu onlar için.

Kadın hakları savunan, kadınların örgütlü mücadelesinin olmazsa olmazı olan kadın derneklerini de mühürlemek bu bahane ile şahane oldu onlar için.