"ısrarcı" ne demek

"ısrarcı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Eğer hızlı ve aparatif yemek konusunda ısrarcı bir yapıdaysanız bu şehirde çok güzel sandviç yapan mekânlar bulunmaktadır.

Gomez'e Göztepe forması giydirmek için ısrarcı olan Sepil'in tüm şartları zorladığı iddia edildi.

Bugünlerde aşkta ve yakın arkadaşlıklarda biraz daha ısrarcı ve iddiacı olmak mümkün.

Başarısızlık illaki olacak, bu iş hayatında da böyle ama birden çok deneme yapmanız, ısrarcı olmanız lazım.

Mamafih şüpheliler, Belediye Başkanına rağmen görevlerinden kaçınmakta ısrarcı olmuş ve her başvurumuz sonuçsuz kalmıştır.

Çocukların ilgi çekmek için sergilediği davranışlar arasında başkalarıyla konuşan ebeveynin sürekli sözünü kesme, kendi ilgilendiği uğraşıyı ailesine sürekli göstermeye çalışma, uğraştığı aktivite için ailesinin kendisine eşlik etmesini isteme, ısrarcı olma, regresif davranış sergileme diğer bir ifadeyle bebek gibi davranma, konuşma veya altını yeniden ıslatma gibi davranış örüntüleri olduğu söylenebilir.

Örneğin, hiperaktif çocuklar inatçı, fevri, ısrarcı ve sabırsız oldukları için kurallara uyma ve söz dinlemede ciddi zorluk yaşarlar.

Mutlaka sol ayaklı stoper isteyen teknik direktör Fatih Terim'in Jesus için çok ısrarcı olduğu belirtiliyor.