Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
şartsız
  • sıfat Şarta bağlı olmayan, koşulsuz
  • Dinî bakımdan şartlanmamış

"şartsız" kelimesinin kullanım örnekleri.

Tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan ve tek dil ülküsünün kayıtsız şartsız benimsenerek geleceğe aktarılmasının devletin en yüksek makamlarında bulunanların en ahlaki ve milli vecibesi olduğunu dile getiren Bahçeli, şunları kaydetti: ”Bölücülüğe prim vermeden, terörle etkili, bütünlükçü ve geniş ölçekli mücadele sistemi uygulayarak Türkiye’ye ve Türk milletine kasteden şuursuzları tesirsiz hale getirmek, PKK’nın son militanını ve son silahını teslim alasıya kadar Türk devletinin kudretini çekinmeden göstermek devlet idaresinin asli ve kati vazifesidir.

Petrol paralarının yüksek teknoloji gelirlerinin sadece bir aylık bedeli ile tamamı kurtarılabilecek bu kişilerin 1000 liraya şartsız, süresiz çalışmaları tüm insanlığı bedbaht etmeye yeter.

Eğitimin birinci bölümünde ormanda üretim işi üstlenen ve motorlu testere kullanan operatörler için doğru, uygun ve güvenli kesim, devirme, dal temizliği, boylama teknikleri, iş sağlığı ve güvenliği unsurlarına kayıtsız şartsız bağlı kalınması, uygun kişisel koruyucu donanım kullanılması, uygulamalar sırasında güvenli çalışma kurallarının ihlaline sıfır tolerans gösterilmesi, ikinci bölümde ise orman son depolarında yapılan iş ve işlemler, ile yuvarlak odun standardizasyonuna yönelik uygulamalı olarak bilgiler verildi.

Bunun için, hak, hukuk ve insan haklarının hakim kılınması için, ilk başta kadınlar olarak hak ve özgürlüklerimize sahip çıkmak, bize dayatılmak istenen darbe ve işgal girişimlerini bir daha yaşamamak için referandumda kayıtsız, şartsız 'evet' diyeceğiz.

Obeziteyle mücadeleye dönük tüm çalışmaları şartsız, koşulsuz destekleyen Büyükşehir, vatandaşların yaşam kalitesini yükseltmek için kollarını sıvadı.

Fakat bu 14 gün içindeki cayma hakkı kadar koşulsuz, şartsız ve külfetsiz değil.

Gözler bir hami, koruyucu arar, şartsız, külfetsiz ve samimi bir şekilde.

Bu taraftar koşulsuz şartsız mantık öne gelmeden, mantıkça düşünmeden takımın şampiyon olmasını istiyor.

Atatürk ve silah arkadaşlarının, milliyetperver insanların kurduğu meclis, 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' demiştir.

Bizde koşulsuz şartsız ve hiçbir pragmatik hesap içerisinde bulunmadan cumhur ittifakına destek verdik, bizleri ziyadesiyle memnun etmiştir.

Avrupa'nın küresel sahnede birliktelik gösterdiğinde güçlü olabileceğini, kayıtsız şartsız başkalarına güvenebilecekleri zamanların bittiğini dile getiren Merkel, bunun Avrupalıların kendi kaderini kendilerinin eline almaları gerektiği anlamına geldiğini bildirdi.

AK Parti kimi isterse aday çıkarabilir, biz ön şartsız destekleyeceğiz.

Devletimiz ve halkımız mültecilere şartsız kucak açıp yardımlarına koşarken onlar sınırlarını kapattılar.