Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Satranç oyununda şahı koruyan taşlardan birinin
yerinden oynatılamaması durumu
- Tuluatta karşısındakine bir nükte veya tekerleme söyleme
kolaylığını veren söz
- İçinden zor çıkılır durum
"açmaz" kelimesinin kullanım örnekleri.
Isınan hava yükseldiğinden, et ve balığı buzdolabının daha soğuk olan alt raflarında, süt ürünlerini orta raflarında, çeşnileri ve ev yapımı salata sosları gibi ürünleri buzdolabını açar açmaz ilham vermesi için en üstte ve kapı içi raflarında tutun.
Haberleri açar açmaz askeri aracın geçişi sırasında cümlesini duyunca, bir de 4 şehidi gördüm.
Gözümü açar açmaz değil, uyandıktan iki saat sonra falan sosyal medyaya giriyorum.
Sabahları gözünüzü açar açmaz sakın yataktan fırlamak gibi bir hata yapmayın.
İyonlaştırıcı olmayan radyasyon atomlardan elektron kopararak iyonizasyon yapacak güçte değildir, dolayısıyla DNA hasarına yol açmaz ve kansere neden olduğuna dair bilimsel bir kanıt da bulunmamaktadır.
Kanama sorunu olan, kalp pili bulunan hastalar için daha güvenli bir yöntem olduğu gibi TUR Prostatektomi de nadir de olsa gelişebilen sertleşme sorununa yol açmaz.
Ekonomik gerçeklerle çelişik 'tribüne oynama, kendi popülaritesini artırma gayretli' yönetim anlayışının kulübümüzü getirdiği mali açmaz ortada iken, mevcut yönetimin büyük bir gayretle başlattığı 'Ekonomik kurtuluş savaşına' paralel bu girişimine, kulüp lisansına engel olması muhtemel bir teknik adam ve 2 futbolcuya ödenecek bir çok Anadolu kulübünün yıllık bütçesine eşit tazminatlara neden olanlardan neredeyse daha büyük tepki vermek hayli düşündürücüdür.
Okulum devam ederken telefonlarını açmayınca bizzat yüzüme karşı 'telefonları açmaz isen sonuçlarına katlanırsın' diye tehdit ettiler.