"adapte" ne demek

"adapte" kelimesinin kullanım örnekleri.

Artvin’in 19 anaarı üreticisi ve 18 bin 200 ana arı üretim kapasitesi ile Türkiye birincisi olduğunu belirten Başoğlu, “Ana vatanı orta Kafkasya olan Kafkas arı ırkı, Artvin ve Ardahan illerinden bölgenin coğrafi yapısına adapte olmuştur.

Evden ayrılabilme başarısını gösteremeyen çocuklar okula adapte olmakta zorlanmaktadırlar.

Geniş derimsi kumaştan hazırlanan kulak üstü kapaklarla hem sizin rahatlığınızı sağlıyor hem de hafızalı köpük sayesinde kulağınızın ve kafanızın şekline göre kendisini adapte ederek sonraki kullanımlar için daha büyük rahatlık sağlıyor.

Sporda her türlü sonuca adapte olup hızlıca rotayı değiştirebilmek lazım.

Şenol Güneş'in enerjisinin düşük olması, Talisca'nın gidişi ve yerine gelen Ljajic'in takıma adapte olamaması da bu durumu ortaya çıkaran etmenler.

Burada temel hedefimiz meyve üreticilerimizi her duruma adapte ederek verimli bir çalışma hayatına hazırlayabilmek.

Değişen hava koşullarına adapte olmaya çalışırken vücutta katabolizma artar bu nedenle organizmadaki bütün hücresel süreçlerin daha iyi iş görebilmek için desteğe gereksinimi olur.

Buna kokusal adaptasyon adı verilir ve bir kokuya ya da esansa adapte olmak için genellikle bir saat gibi bir süre yeterlidir.

Amacımız bundan sonraki lezzet festivallerinde yerel mutfağımızın değerlerini daha da ön plana çıkarmak, bugüne adapte etmek, onu layıkıyla geleceğe taşımak, tanınırlığını ve bilinirliğini artırmaktır.

Hastalara ameliyat sonrası ilk etapta mobilizasyon egzersizleri ve solunum rehabilitasyonu uygulandığını anlatan Özyılmaz, hastaneden taburcu edilenlere günlük yaşama adapte olması için 8 haftalık rehabilitasyon süreci uygulandığını ifade etti.

Kırsal şartlara adapte olamayan kadın teröristleri ayak bağı olarak gören erkek teröristler, özellikle yaşanan çatışmalardan kaçarken kadınları güvenlik güçlerini oyalamak amacıyla kullanıyor.