Güncel Türkçe Sözlük
akıbet
-
isim Bir iş veya durumun sonu, sonuç
"Diğerlerinin akıbetlerini bilmiyorum." - İ. O. Anar
-
zarf Sonunda, önünde sonunda
"Kurdun oğlu akıbet kurt olur, demiş ve bu söz beş muallimin meslek ve ilim haysiyetine dokunmuştur." - R. N. Güntekin
"akıbet" kelimesinin kullanım örnekleri.
İdamsa idam, cezaysa en ağır ceza, tecritse tecrit; gereği her neyse alçak barbarlara revadır, layık oldukları akıbet de bellidir.
İdamsa idam, cezaysa en ağır ceza, tecritse tecrit, gereği her neyse alçak barbarlara revadır, layık oldukları akıbet de bellidir.
Türkiye el uzattıkça, karşısında hep sıkılı yumruk buldu; ne demişler; niyet hayır akıbet hayır!
Türkiye el uzattıkça, karşısında hep sıkılı yumruk buldu; ne demişler; niyet hayır akıbet hayır!
İdamsa idam, cezaysa en ağır ceza, tecritse tecrit; gereği her neyse alçak barbarlara revadır, layık oldukları akıbet de bellidir.
İdamsa idam, cezaysa en ağır ceza, tecritse tecrit, gereği her neyse alçak barbarlara revadır, layık oldukları akıbet de bellidir.