Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
alakadar
  • sıfat İlgili
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
alakadar

İlgi

"alakadar" kelimesinin kullanım örnekleri.

Eğitime bakış açımız; hakiki ve halis Türkçeyi merkeze alan, milli ve manevi hassasiyetleri şiar edinmiş, dünya gerçeklikleriyle alakadar bir eğitim programının uygulanmasıdır.

Bu kadar alakadar bir insanla siz Türk sporunu geliştiremiyorsanız, diyecek bir şey yok.

Afrika Birliğinin BM'deki pozisyonunun diğer bölgesel kuruluşların olduğu gibi ağırlığı ve statüsüne göre olması gerektiğini belirten Kagame, bu yılki görüşmelerin ana temasının "BM'yi tüm insanları alakadar hissettirecek hale getirmek" olduğunu hatırlattı.

Madem kendi Trabzon ile bu kadar alakadar oluyor gelsin İP'in Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan adayı olsun.

Muhtarların görev yaptıkları bölgelerde, gerek bölge sorunu, gerek komşuluk, gerekse aile ilişkilerine kadar herşeyle ilgilenmeye çalıştığını ifade eden Bilgin, köyündeki, mahallesindeki her bir konuyla kendisini sorumlu tutarak yakından ilgilendiğini ve alakadar olduğunu belirtti.

Yalnız yerelde belirtiğimiz görüşleri genel politikalardan etkilenen vatandaşlarında etkilenmesini alakadar edecek durumlar varsa vatandaşların ekonomik şartların iyileştirme noktasında da kararlar alma yetkisi belediye meclisimize ait olduğundan belediye meclisimizin vatandaşın ekonomik sıkıntıda olduğu şu günlerde aldığımız kararla bir nebzede olsa rahatlama adına ne yapabilirizi tartıştık, konuştuk görüştük.

Hükümetimiz, devletimizin tarihinde hiç görülmemiş oranda engelliler ile alakadar olmaktadır.

Tukan kuşunun her türlü sıkıntısı ile alakadar olduklarını vurgulayan Taflıoğlu, "Bu kuşlar eşleri ile birlikte oldukları zaman, hal ve hareketleri, yaşam şekilleri biraz daha hareketlenir.

Engellilerle yakından ilgilenen Karaduman'a teşekkür eden Sungur, "Kendisi biz engellilerle çok alakadar oluyor, her türlü yardımı esirgemiyor.