Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
angarya
  • isim Bir kimseye veya bir topluluğa zorla, ücret vermeden yaptırılan iş, yüklenti
  • Bir kişiye görevi dışında yaptırılan iş
  • Kölelik düzeninde köylünün derebeyine yaptığı zorunlu ücretsiz hizmet
  • Savaş durumundaki bir devletin, kendi sularındaki yabancı bir devletin ticaret gemilerine el koyarak bunlardan yararlanması
  • Olağanüstü durumlarda veya sıkıyönetimde devletin vatandaşlara ait taşıtlara el koyması
  • Usandırıcı, bıktırıcı, zorla yapılan iş
    "Vazifelerini bir angarya gibi yaparlar." - Ö. Seyfettin
İktisat Terimleri Sözlüğü
angarya
  1. Tarihsel kökeni feodal sisteme dayanan ve köylülerin belli bir süre zorla ve karşılığı ödenmeden çalıştırılması suretiyle alınan bir tür aynî vergi.

  2. Zorla ve karşılığı ödenmeden gördürülen iş.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
angarya

Hıyar, salatalık

Vikipedi
Angarya

Angarya aşağıdaki anlamlarda kullanılır:

  • Angarya (Roma hukuku)
  • Angarya (el koyma)
  • Angarya (iş)
Angarya (Roma hukuku)

Angarya ( Yunanca aggareia, zorunlu posta hizmeti; ἄγγαρος, 'zorla taşıma'dan türetilmiş; o da Farsça angara, 'haberci'den kaynaklanır), Pers İmparatorluğu'ndan uyarlanarak Roma İmparatorluğu'nda kullanılan bir cins posta sistemiydi. Tarihçi Ksenofon'un yazdığına göre Pers imparatoru Büyük Kiros bu sistemi kurmuştu. Pers kralının habercileri (angaryacıları) taşıdıkları iletiyi hızla yerine ulaştırabilmek amacıyla yol kenarında evi veya toprağı olan herkesten yararlanabilirdi. Roma İmparatorluğu zamanında büyük yolları boyunca düzenli aralıklarla atlı haberciler, gece gündüz ve her hava şartında hazır beklerdi. Roma sisteminde bu atların temin edilmesi ve bakımı zorunlu bir görevdi. 4. yüzyılda bu sözcük posta sisteminin ağır taşıt araçları ve bunları çeken hayvanlar için de kullanılır olmuş ve terim "zorunlu hizmet" anlamında kullanılır olmuş. Dolayısıyla angaria ve ortaçağ Latincesinde angariare zorla ve haksız olarak yaptırılan hizmet ve genel olarak zulüm anlamına gelmiştir.

Angarya (el koyma)

Angarya hakkı ( Latince jus angariae; Ing. Angary; Fr. droit d'angarie; Alm. Angarie; Yunanca ἄγγαρος, haberci veya ulak hakkı) Roma hukukundaki Angarya teriminden türemiş bir uluslararası hukuk terimi olup, savaş döneminde bir devletin savaş amaçları için her türlü mülke el koyma hakkıdır. Bu hak tarafsız ülkelerin vatandaşları veya tabası için de söz konusudur. 1899 Lahey Konvansiyonu'na ek olan Kara Savaşlarının Kanun ve Adetlerine Yönelik Kurallar'ın 53. maddesi, özel şahıs veya şirketlere ait olsalar da, maddesi, trenler, telgraf ve telefon hatları, ve gemilerin askeri operasyonlarda kullanılabileceğini, ama savaş bitiminde iade edilmeleri gerektiği ve kullanımlarının karşılığının ödenmesi gerektiğini belirtir. 54. Madde de, tarafsız devletlerden elde edilmiş trenler, devlete veya özel şahıslara veya şirketlere ait olsun, en kısa zamanda geri yollanmalıdır yazar. Bu maddeler, tarafsız mülke karşı angarya hakkına izin verir, ayrıca hem saldırgan hem de tarafsız mülk sahibi aleyhine kullanılmasına da sınırlar koyar. Ancak, kullanım hakkının savaş şartlarına bağlı olarak çok geniş olasılıkları kapsayabileceği de düşünülebilir.

Angarya (iş)

Angarya (batı dillerinin çoğunda Fransızca Corvée olarak kullanılır) otorite sahibi birisinin zorla yaptırdığı, genelde karşılığında para verilmeyen iştir. Bazı durumlarda işi yapmaktan kurtulmak için para vermek söz konusu olabilir, bu bazen çalıştıranın, bazen çalışanın bir seçeneğidir, ama bazen böyle bir seçenek olmayabilir de. Kölelikten farklı olarak çalışan kişi bir mülk değildir, emeğini vermek dışında özgürdür ve çalışma zorunluluğu genelde sürekli değildir. Genelde her yıl belli sayıda gün veya ayın emeği mecbur edilir. Çalışana para verilmediği durumlarda bu özgür olmayan emek sayılır. Angarya, teknik anlamda bir vergi değildir, çünkü para veya bir mal şeklinde bir ödeme zorunluluğu yoktur, ama çalışmamak için para ödeyebilme seçeneğinin bulunduğu durumlarda bu pratik anlamda bir vergi (genelde bir kelle vergisi) gibi işler.

Angarya Yunanca aggareia (zorunlu posta hizmeti)'dan girmiş olup, Roma hukuku'ndaki angarya kavramından türemiştir.

"angarya" kelimesinin kullanım örnekleri.

Türk Sağlık-Sen olarak taleplerini sıralayan Kızılkaya, "Yönetimde eşit görev dağılımının yapılması ve tüm hastane personelinin etkin ve verimli bir şekilde çalışabileceği çalışma ortamının sağlanması, personellerin istedikleri sendikaya üye olma ve hak arama özgürlüklerinin en iyi şekilde kullanılması için bir ortam hazırlanması, tüm personellerin eşit ve adaletli bir şekilde görevlendirilmesi, hiçbir personele angarya niteliği taşıyacak görevlendirmelerin yapılmaması, en nihayetinde önemli olan sağlık hizmetlerinin en iyi şekilde sunulabilmesi için gerekli adımların atılmasıdır.

Bizlere angarya gelen planlamaya, Ar-Ge çalışmalarına, inovasyona önem vermeliyiz.

Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ofislerinin üzerlerinde yeterinden fazla angarya olduğunu ifade edilen açıklamada, bu uygulamanın tamamen ortadan kaldırılması ya da uygulama süresinin 01.

Biz 'Yerli Üretim' logosunu ruhsata da bağlayabilirdik ancak esnafa iş yükü vermek istemedik, 'Bir angarya da etiketten çıktı' dedirtmedik.

CMK görevi alan meslektaşlarıma ödenmesi gereken ücretleri, bizzat Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen asgari ücret tarifesindeki rakamlara yükseltip, angarya olmaktan çıkarın” ifadelerine yer verdi.

Konya Genç Mali Müşavirler Platformu, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ofislerinin üzerinde yeterinden fazla angarya olduğunu ifade ederek, Z raporlarının gelir idaresine bildirim uygulamasının tamamen ortadan kaldırılması ya da uygulama süresinin 01 Ocak 2019’a ertelenmesini talep etmişti.

Eğer biz onlara iyi insan olmayı, paylaşmayı, kul hakkını, haramı, helali, arkadaşlarına iyi davranmayı, hatta çevre bilincini, özellikle değerlerimizi iyi aktarabilirsek geleceğimiz daha güvenli ve umut dolu olur, ancak çocuklarla ilgilenmez, bu işi de angarya olarak görürsek, kötü bir neticeyle karşılaşabiliriz.

O işi sevdiğiniz zaman çalışmak uğraşmak size angarya gelmiyor daha güzel geliyor, hoş geliyor.

YÖK ve ÖSYM bunu bir angarya olarak değil, görev olarak görmeli ve gereğini yerine getirmelidir.

Çoğu erkeğin angarya gördüğü ve alışveriş yapmaktan hoşlanmadığı iç çamaşırı, çorap, tıraş-bakım ürünleri ve prezervatifi müşterilerine ayda bir, iki ayda bir ve üç ayda bir seçenekleriyle düzenli olarak gönderen Erkekpaketi.

Çiçeği, böceği, hayvanları sevmeyi maalesef angarya bir iş gibi görmeye başladık.

Bunu angarya bir iş olarak görmeye başladıktan sonra da insan ilişkilerimizde zaafa uğradık.

Maalesef ki geçmiş hükümetler döneminde gençler sadece angarya işlerde değerlendirilmiş, siyasette oy kullanabilmeleri bile mümkün görülmemiştir.

Bununla alakalı Türkiye'de denetim kurulları bugüne kadar atıl bir vaziyette angarya kurul haline getirilmiş.