Biyoloji Terimleri Sözlüğü
Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, kemik dilligiller (Osteoglossidae) familyasından, 5 m kadar uzunlukta, 200 kg kadar ağırlığında, eti yenen, Güney Amerika'nın kuzeyindeki ırmaklarda yaşayan, en büyük tatlı su balıklarından bir tür.
Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
(zooloji)
Zooloji Terimleri Sözlüğü
(Arapima gigas): Kemikli-balıklar (Teleostei) takımının kemik-dilligiller (Osteoglossidae) familyasından bir balık türü. En büyük tatlı su balıklarından biridir. Uzunluğu 5 m, ağırlığı 200 kgr. Eti yenir. Güney Amerikanın kuzeyindeki ırmaklarda yaşar.
Vikipedi
Arapayma (Arapaima gigas), Osteoglossidae familyasından bilinen en büyük tatlı su balığı türü. Bir zamanlar bu balığın 3 metreyi geçen büyüklükte bireylerine de rastlanmıştır.
Türün gereğinden fazla avlanmasından dolayı, günümüzde bu büyüklükte bireylere rastlanmamaktadır. Dili yaklaşık 1,5 metre uzunluğunda ve kemiklidir. Bu yüzden, arapayma Osteoglossiformes (kemik dilliler) takımında yer alır. Dilinin sert yüzeyi Amazon yerlileri tarafından odun zımparalamak için kullanılır. Oldukça hızlı büyür. Genç bireyler, yetişkin erkek bireyler tarafından korunur.
Arapayma Amazon’da yaşar ve hem bu bölgede, hem de çoğu dilde "Pirarucu" diye adlandırılır.
Eski bir Amazon efsanesine göre Pirarucu, Güneybatı Amazon’da bulunan Uaiás adlı bir kabilede yaşayan bir yerliymiş. Kabile şefi olan babası Pindarô’nun çok iyi bir adam olmasına rağmen Pirarucu, çok cesur ama kalpsiz bir savaşçıymış.
Sahip olduğu güçten dolayı kibirlenen Pirarucu, bir gün, babasının komşu kabileyi ziyarete gitmiş olmasından yararlanarak, kendi kabilesindeki insanlara eziyet etmiş ve tanrıları eleştirmiş. Tanrıların tanrısı Tupã, Pirarucu’yu izlemiş ve yaptıklarına çok kızmış. Onu cezalandırmak için yıldırım ve sel tanrıları olan Polo ve Iururaruaçú’yu çağırmış. Tanrılar ırmakta balık tutmakta olan Pirarucu’nun üzerine sel ve yıldırım göndermişler. Tupã’nın nefretiyle kabaran suları ve düşen yıldırımları fark ettiği halde Pirarucu, tüm bunları görmezden gelerek gülmüş. Bunun üzerine Tupã, Xandoré’yi, insanlardan nefret eden şeytanı çağırmış. Pirarucu kaçmak istemiş ama af dilemeyi reddettiği için Xandoré kalbine bir yıldırım saplamış.
Pirarucu hala canlı olduğu halde, çevresindeki herkes korku içinde ormanı terk etmiş. Onun bedeni ise ırmağın derinliklerinde dev ve karanlık bir balığa dönüşmüş.
Arapayma kısa sürede 3 metre uzunluğa ve 100 kiloya erişince yeni bir akvaryuma taşınması şart oldu. Havuzun suyu boşaltıldıktan sonra havluya sarılan balık, beş kişi tarafından sedyeyle taşınarak yeni akvaryumuna konuldu.