Güncel Türkçe Sözlük
ateş almak
- yanmak, tutuşmak
"Bu eller, vücuda getireceği tesirle duman ve ateş içinde, bütün bir memleketin son feryadını uyandırarak soğuyup donabilirdi." - H. S. Tanrıöver
- ateşli silah patlamak
- coşmak
"Yemeği ateşten indirdim." - telaşlanmak, heyecanlanmak
"Top ateşi geceye kadar sürdü." - öfkelenmek
"Ateşi kırktan aşağıya düşmezdi." - S. F. Abasıyanık
- acele davranmak, acele etmek
"Fırlayıp ayağa kalkmış, bir duvara yaslanarak ateş fışkıran gözlerle onu seyre başlamıştı." - T. Buğra