Güncel Türkçe Sözlük
-
-i, -e, -den Attırma ihtimali veya imkânı
bulunmak
- Attırmaya gücü yetmek
"attırabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bir iş yeri açmak için paraya ihtiyaçları olan ve bunun için dedelerini kandırarak para almaya çalışan gençlerin dedelerine imza attırabilmek için kendisine düğün yapmasını anlatan komedi filmi, izleyenlerini güldürdü.
Daha sonra derneği Antalya'ya taşıyan 58 yaşındaki Koçak, Kepez ilçesi Duacı Mahallesi'ndeki dernek binasında, uyuşturucu bağımlılarını 12 basamaklı sosyal entegrasyon programıyla sağlıklı bir yaşama adım attırabilmek için verdiği mücadeleyi sürdürüyor.
Bir iş yeri açmak için paraya ihtiyaçları olan ve bunun için dedelerini kandırarak para koparmaya çalışan gençlerin dedelerine imza attırabilmek için kendisine düğün yapmasını anlatan komedi filmi izleyenleri kahkahaya boğdu.
Ancak birazdan burada izleyeceğimiz gösterileriyle, çocukların kişisel gelişimlerini tamamlamak, özgüvenlerini attırabilmek adına bu faaliyetlere yer vermek adına her yıl öğretmenlerimiz ve velilerimiz çok özverili bir şekilde çalışıyor.
Diego'ya imza attırabilmek için Krasic, Yobo ve Cristian'ı göndermek zorunda olan Fenerbahçe'de sıkıntı bitmiyor.
Bir iş yeri açmak için paraya ihtiyaçları olan ve bunun için dedelerini kandırarak para almaya çalışan gençlerin dedelerine imza attırabilmek için kendisine düğün yapmasını anlatan komedi filmi izleyenleri kahkahaya boğdu.
Destekleme primlerinin elektrik borçlarından dolayı ödenmeyeceğini öğrenen bölge çiftçileri, bunun önüne geçebilmek için, Dicle Elektrik veya hükümete geri adım attırabilmek umuduyla başlattıkları yol kapatma eylemleri, yerini şiddet içeren eylemlere bıraktı.