Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
bükük
  • sıfat Bükülmüş, eğilmiş olan
Tarama Sözlüğü
bükük

Dönemeç.

"bükük" kelimesinin kullanım örnekleri.

Kendisini esas üzenin bir fazla milletvekili çıkarmamak değil Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin hak ettiği oy desteğini alamamak olduğunu vurgulayan Aycan, bu duruma karşı genel başkanlarına karşı boyunlarının bükük durumda olduğunu dile getirdi.

Boyunları bükük bir şekilde okula gelmesinler, ayakkabısı yırtık, üzerinde elbisesi yetersiz soğuktan üşüyen bir çocukla karşılaşmak istemiyoruz.

Uzun bekleyişe rağmen bir türlü geri dönmeyen posta güvercinleri sahiplerini çatılarda ve kümeslerde boynu bükük bıraktı.

Kırsal kesimde kalmış boynu bükük öğrencilerimizi sevindirebildiysek ne mutlu bize.

Boynumuz bükük gider, kerhen oy verir, tesadüfen birkaç arkadaşımıza rastlarsak ayaküstü sohbet eder, evimize dönerdik.

İşte İMAG, bizden sonra hiçbir milliyetçi meslektaşımızın baro seçimlerinde boynu bükük kalmasın diye kuruldu.

Evinde oynadığı son 5 maçı kayıpsız geçen Göztepe, bu kez sahayı boynu bükük terk etti.