Güncel Türkçe Sözlük
büzülmek
-
nsz Büzme işi yapılmak
"Sağ gözünün kuyruğu çiçek bozuğundan hafifçe büzülmüştü." - R. N. Güntekin
-
-e Korku, şaşkınlık, soğuk vb. etkenlerle bir kenara
sinmek, bir kenara çekilmek
"Geniş hasırlı sofanın bir kenarına da biz büzülmüştük." - F. R. Atay
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
büzülmek
Süt çocuğu hastalanmak.