Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
büzme
  • isim Büzmek işi
  • sıfat Ağzı büzülerek kapatılan (kese, torba, çarşaf vb.)
    "Öbürü dolgunca ve büzme çarşaflı." - R. H. Karay
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
büzme
  1. Üstü dar, altı geniş kadın elbisesi.

  2. Örme para kesesi.

  3. Kol ağzı, yen.

  4. Büzgü.

"büzme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Ağrı sırasında yumruklarını sıkma, dudaklarını büzme veya başını tutma, başını sıkma, belini tutma, belini eğme gibi ağrı davranışları öğrenilmiştir.

Etkinlik kapsamında usta aşçıların pişirdiği Bilecik güveci, bıldırcın ve keklik kebabı, dağ eriği kesme çorbası, oymaç çorbası, piruhi, nohutlu mantı, börek ile ayva, kabak, büzme ve samsı tatlıları misafirlere ikram edildi.

Haftanın 7 gününde atölyesinde vakit geçiren ve çevresinin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalarını sürdüren Güner, yaklaşık iki yıl önce kayısı islimleme ve cenaze çadırları için boru büzme makinesi yaptı.

Daha sonra inşaatlarda kullanılan metal iskeleleri inceleyen ve bunların kaynaklama veya vidalama yöntemiyle birbirine monte edildiğini gören Güner, boru büzme makinesi üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırarak, iskele borusu üreten makine yaptı.

Eski ürettiğim makinelerden esinlerek, profil büzme makinesini üretmeyi başardım.

Profil büzme çok zor, büzüldüğü zaman şeklinin bozulma ihtimali çok yüksek.

Haftanın 7 gününde atölyesinde vakit geçiren ve çevresinin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalarını sürdüren Güner, yaklaşık bir buçuk yıl önce kayısı islimleme ve cenaze çadırları için boru büzme makinesi yaptı.

Yüzün bir tarafında kaş kaldırma, göz kapatma ve ağız büzme hareketlerini yapamamak ilk belirtilerdir.

Dudak yaşlanmasının özelliklerinden birisi olan sigara çizgileri özellikle dudaklarına sürekli büzme hareketi yapan ve güneş hasarı görmüş kişilerde oluşur.