Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
bakarak
  • zarf Göre
    "Sen onlara bakarak daha anlayışlısın."

"bakarak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Hiçbir partinin ya da siyasinin “Biz değil, o kazanır” demesi beklenemez ancak olabilirliğinin de mevcut ya da olası adaylar ile 2014 yerel ve 24 Haziran’daki son sandık sonuçlarına bakarak alt alta yazıp toplama çıkarmalarla izah edilemeyeceği de bir gerçek.

Türkeş’in gözaltına alındığı güne şahit olan tek isim Altunlu anılarında şunlara yer veriyor: “Binbaşı sert bir şekilde bir bana, bir de Aslan Üsteğmene bakarak aynı sertlikte ‘Hanginiz Alpaslan Türkeş?

Şehirleşmede Arabistan’dan bahsetmek, kelimelere veya çıplak gözle görülen kaba benzerliklere bakarak analoji (benzetme mantığı) yapmanın yanlışlığını gösterecek tipik bir örnektir.

Kuşkusuz Fransa gibi güçlü bir siyasi geleneğe sahip ülkede salt aritmetiksel sonuçlara bakarak 6 Mayıs’ta kimin cumhurbaşkanı seçileceğini öngörmek kolay değildir.

Geçmişe bakarak avunmak yerine yeni başarılar kovalamalı ve rakiplerinizi kıskandırmalısınız.

Engelli bireylerimizin yaşadıkları sorunlar azaltılmak istenirken, engelli olmayan bireylerimiz tarafından adeta hakları gasp edilmekte ve bunu da yapmakta hiçbir sorun yokmuş gibi tavır içerinde olmaları hayretler içerisinde bakarak onları kınamaktan başka elimizden bir şey gelmiyor.

Başkanı Orhan Taşdemir, kırtasiye ürünlerinde azo boyarmaddeler, plastik ürün, baskı ve boyalarda yumuşatıcı olarak katılan fitalatların kanserojen etkisi olduğunu söyleyerek, bu tür kırtasiye ürünlerinin bakarak ya da dokunarak anlaşılamayacağını söyledi.

Son dönemde tırmanan kura bakarak Türkiye ekonomisi hakkında felaket senaryoları üretmek iyi niyetle bağdaşmaz.

Ancak gazetecilik, bazı olaylarda sonuçlar kadar haberin beliriş biçimlerdeki olgulara bakarak karar verme ve bilinmeyenleri açığa çıkarma sanatıdır.

Hocalar bunu söyledikten sonra bu fay hattının hareketli olduğu, yakın bir zamanda patlayacağı tehlikesini uyardıktan sonra, bir de diyorlar ki 'zaten yerin altında olan bu işi çok bilebilme imkanımız yok ancak geçmişe doğru hareketlenmelere bakarak, onun periyotlarına bakarak, zaman dilimlerine bakarak kaç senede bir orada deprem olduğunu bilebiliriz.

Başka alanlara bakarak doğrudan feminist tartışmanın içinde olmayanları dade oraya çekmek istedim.

Kulak delim yerlerine bakarak nereye küpe takmak istediğinizi belirleyebilirsiniz.

Dolayısıyla engellilere acıyarak bakmak onlara bakarak duygulanmak sorunlara çözün getirmez.

Dolayısıyla engellilere acıyarak bakmak, onlara bakarak duygulanmak sorunlara çözün getirmez.

Buharda, fırında ya da tavada pişirme yöntemi kullanılsa da ebek kendine sunulan yiyeceği tutarak, koklayarak, tadına bakarak keşfeder.