Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Barınmasını sağlamak
"Gölgesinde bir semti barındıran gürbüz bir çınarın yıldırımla vurulmasına bile güç dayanılır." - İ. A. Gövsa
"barındırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Ekranın arkasına gizlenemeyen bileşenler barındırmak için kullanılan küçük bir alan.
Bu tamamen politik, oradaki Fetullahçıları barındırmak için söylediği bir şey.
TSYD Konya Şube Başkanı Murat Dönmez, ziyarette dernek çalışmaları ve derneğe bağlı spor kulübünün aldığı başarılardan bahsederek, amaçlarının kulüplerinde daha çok sporcu barındırmak ve kulübe bağlı sporcuların geçtiğimiz yıllarda elde ettikleri Olimpiyat, Dünya ve Avrupa şampiyonluk sayısını arttırmayı hedeflediklerini söyledi.
Buna göre bir hayvanı, bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak sahiplenen veya ona bakan kişi, hayvanı barındırmak, hayvanın türüne ve üreme yöntemine uygun olan etolojik ihtiyaçlarını temin etmek, sağlığına dikkat etmek, insan, hayvan ve çevre sağlığı açısından gerekli tüm önlemleri almakla yükümlüdür.
Tasarıyla il ve ilçe merkezlerinde ev ve süs hayvanını sahiplenen veya ona bakan kişi, hayvanı barındırmak, hayvanın türüne ve üreme yöntemine uygun olan etolojik ihtiyaçlarını temin etmek, sağlığına dikkat etmek, insan ve hayvan sağlığına ve çevreye verebileceği zararları önleyici gerekli bütün tedbirleri almakla yükümlü olacak.
Bünyesinde barındırmak üzere Sıhhiyeci Uzman Erbaş alımı yapacağını duyuran komutanlık, başvuru şartları konusunda bir kılavuz yayımladı.