Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
basık
  • sıfat Basılmış, yassılaşmış
    "Ökçesi basık pabucunun içinde kara ve çatlak topuklu ayakları ellerinden ziyade ortadadır." - Y. K. Karaosmanoğlu
  • Çok yüksek olmayan, alçak
    "Arka sokağa bakan, dar, basık tavanlı, ışıksız bir yerdi." - P. Safa
  • Kısık
    "Onun sesi de aynı şekilde basıktı." - T. Buğra
Gitar Terimleri Sözlüğü
basık

Sıkmaçtan geçirilerek sıkılmış ses.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
basık
  1. Cılız, zayıf, boysuz.

  2. Türlü sebeplerle basıldığına inanılan ve bu yüzden hastalanan loğusa kadın, yürümesi geciken çocuk.

"basık" kelimesinin kullanım örnekleri.

Sürüngen uzmanları tarafından yapılan araştırmalarda da endemik olan Harran kertenkelesi, Basık burunlu köy yılanı ve Cüce yılanı tespit edildi.

Yuvarlak çok basık poğaça şekli gibi değil de az uzun şekilde parçalar halinde yapılıp yağlanmış tepsiye yaptıkça yan yana çok sıkıştırmadan sıralanır.

Üç eyvan, birinde su teknesi olan iki halvet bulunan bu bölümün üzeri basık kemerli bir kubbe ile örtülmüştür.