"basitçe" ne demek

"basitçe" kelimesinin kullanım örnekleri.

Birkaç gün öncesine kadar basitçe bir rüya veya eleştirenler için 'yaz ortası gafı' olan şey, Andrea Agnelli'nin Yunanistan'daki unutulmaz ani atağıyla gerçekleşti.

İnsanlar ne der neler düşünür diye düşünmeden basitçe eldivenlerimizi takarak bizim de bir katkımız olsun istedik.

Bu şaşırtıcı deneyi doğru okumak için duygularımızın işleyişini basitçe anlamakta fayda var.

Her hafta farklı bir ülkenin kültürünün anlatıldığı Halk Merkezlerinde, öğrenciler kendi kültürlerini, dillerini, yemeklerini, oyunlarını, basitçe kendi dillerini İngilizce olarak bahsediyor.

Af Örgütü'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Sisi yönetiminde yaşayan Mısırlıların basitçe ifadelerini açıkladıkları için suçlu muamelesi gördükleri belirtildi.

Çok basitçe toplar harcadık, bizim kalitemizde takımın becerikli olması lazım.

Çalışanlarda siber güvenlik konusunda sorumluluk eksikliği var Avrupa, basitçe BT güvenliği için diğer bölgelerdekinden daha az sorumluluk üstleniyor.

Eserin amacı basitçe hayvanların evcilleşmesi süreciyle şehir insanının üretim biçimlerine mesafesini düşündürmek.

Bunun içerisine biyopolimerle kaplanmış bir hazne koyuyoruz ve bu haznenin içerisinde, soğutmayı sağlayacak, ekzotermik yani dışarıya ısı atıp soğutacak, reaksiyon oluşturacak sistemi koyuyoruz içerisine basitçe.

Ekonomide refahın en üst düzeye ulaştığı Pareto optimalitesi de basitçe budur.

Kar ataşmanları, traktörün arkasına basitçe takılmak suretiyle tıpkı bir kürek, sürge gibi arla mücadelede kullanılabilecek.