Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
baskıcı
  • isim İşlenecek kumaşlar üzerine kalıplara resim basan kimse
  • Matbaacılıkta baskı işlerini yapan kimse
  • Kısıtlayan
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
baskıcı
  1. Sürek avında yan taraftan giden avcı.

  2. Özel kalıplarla motifleri kumaşa basan kimse.

  3. Zeytinyağı fabrikalarında preseyi idare eden kimse.

  4. Makasçı.

"baskıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu tarih itibariyle Büyükcebeci’nin bağlı bulunduğu Kayalıoğlu göreve geldiği ilk gün itibariyle çalışanlar üzerinde baskıcı bir tutum takınmış, ‘bana efendim diyeceksiniz’ şeklinde uyarılarda bulunmuş, davacıya sekreterinin izinli olduğu dönemde görev ve çalışma pozisyonuna aykırı bir şekilde sekreterlik görevi vermiş, hatta bir keresinde telefonla odasına çağırarak, yüzünde ve çenesindeki kılları cımbız uzatarak davacıya aldırtmak istemiştir.

Batı dünyası ve onun işbirlikçilerinin dünyanın birçok yerinde yaşanan, özellikle İslam coğrafyasının etkilendiği ölümlere, yürütülen baskıcı politikalara, darbelere sessiz kalmakla yetinmeyip çanak tutması, islamofobi gibi kavramlarla İslam’ı ve Müslümanları terörün bir parçası gibi algılatma çabaları, korku politikalarının bir unsuru olarak hala sürdürülmektedir.

Genç altkültür grubunda, etkili yetkili olan önderin acımasız, baskıcı, güçlü, katı, sert davranışı, tutumu karşısında grup ruhuna boyun eğer, grup dinamiğini benimser, önderle özdeşleşir.

Birilerinin Türkiye'nin o eski baskıcı, dayatmacı, kara günlerine geri döndürme çabaları da boşunadır.

Üniversitelerimiz uzun yıllar kendilerini esir alan statükonun baskıcı, formatlayıcı, hürriyetleri kısıtlayıcı atmosferinden büyük oranda kurtulmuştur.

Gezi, yeni, demokratik ve özgürlükçü bir sivil toplum muhalefetinin doğuşunu müjdelerken, rejimin baskıcı ve nobran karakterini de dünyaya teşhir etti.