Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
basmak
  • -e Vücudun ağırlığını verecek bir biçimde ayak tabanını bir yere veya bir şeyin üzerine koymak
    "Bastığın yerlerde güller açtı, sarıldı ayaklarına." - C. Külebi
  • Küçük çocuklar ayakta durabilmek
  • Bir şeyi, üzerine kuvvet vererek itmek
    "Motor çalıştıktan sonra debriyaja basarsınız." - H. E. Adıvar
  • -i, -e Sıkıştırarak yerleştirmek
    "Peyniri küpe basmak."
  • -i Bası işi yapmak, tabetmek
  • -i, nsz Örtmek, bürümek, kaplamak
    "Yollarını ot basmış, çamları yükselip saçaklarına el atmış olan bu büyük köşk." - M. Ş. Esendal
  • -i, -e Bir şey üzerinde kalıp, mühür vb.yle iz yapmak
    "Şuraya başparmağını bas, dediler, ben de bastım." - S. F. Abasıyanık
  • -i Baskın yapmak
    "Ölen kızın intikamını almak için köyü basıp yakmış." - E. İ. Benice
  • Bir kimse bir yaşa girmek
    "On dokuz yaşına yeni basmış, ürkek ve utangaç bir kızdım." - A. Erhat
  • 10. -i, nsz Duman, sis vb. çevreyi kaplamak, çökmek
    "Şehri akşamüstü sis basmıştı." - S. F. Abasıyanık
  • 11. -i, nsz Basınç yaparak sıvı ve gazları itmek
    "Pompa bozulmuş, suyu basmıyor. Otomobilin lastiğine hava basmak."
  • 12. nsz Kümes hayvanları kuluçkaya yatmak
  • 13. -i Uygunsuz vaziyette yakalamak
  • 14. nsz Bir şeyin etkisinde kalıp eziklik, üzüntü ve ağırlık duymak
    "Yüreğinin acısını duyuyordu. Sıkıntı basmış, terlemeye başlamıştı. İzin istedi." - Y. Z. Bahadınlı
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
basmak

Sinema Basım işini gerçekleştirmek.

Tarama Sözlüğü
basmak
  1. Altetmek, yenmek.

  2. Bastırmak, kapatmak.

  3. Teskin etmek.

  4. Üstüne oturmak, altına almak.

  5. Atmak, savurmak, yağdırmak.

  6. Kaplamak, bürümek.

  7. Koyup bastırmak.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
basmak

Merdiven, el merdiveni, merdiven basamağı, iskele

Yapıt Hakları Terimleri Sözlüğü
basmak

Çoğaltılması gereken bir yazı yapıtını basım yoluyla çoğaltmak.

"basmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Farklı bir gezegenden gelmiş gibi smaç basmak için çembere olabildiğince yaklaşabilirsiniz.

Ben yapılan etkinlikte emniyet kemerimi taktım ve bir anda frene basmak zorunda kaldım.

Çünkü bir muhtarın görevi sadece koltuğunda oturup mühür basmak değildir.

Nikah cüzdanını alan Atasoy'un ilk işi damat Aksoy'un ayağına basmak oldu.

Bu kadar polisle bir kanala gelip kanalı basmak, gazlamak bunların hangi hukukta yeri var.

Gözaltı yok Topkapı Sarayı önünde toplanarak konseri protesto eden ve basmak isteyen Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Mustafa Kayatuzu liderliğindeki eylemcilerden gözaltına alınan olmadı.