Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
beklemek
  • nsz Bir iş oluncaya, biri gelinceye değin bir yerde kalmak, durmak
    "Ben de seni bekliyordum zaten." - A. Ümit
  • -i Süre tanımak, acele etmemek
    "Bu ikramın sebebini anlamak için telaşsız bekledi." - N. Hikmet
  • -i Bir şeyi, bir kimseyi gözetmek, korumak, muhafaza etmek
    "Eşyayı beklemek. Tutukluları beklemek."
  • Ummak
    "Nikâhtan bu kadar keramet bekleme!" - P. Safa
  • Karşılaşma ihtimali bulunmak
    "Oysa bizi bekleyen yaşam bu değildi." - R. Mağden
  • Aramak, istemek
    "Bu tecrübeli deniz kurdunun muhakkak bir beklediği var." - F. F. Tülbentçi
  • Oyalanmak
Tarama Sözlüğü
beklemek
  1. Saklamak, gizlemek, kapalı tutmak.

  2. Muhafaza etmek, korumak, esirgemek.

"beklemek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Çünkü son dakikada alelacele değiştirilen sınav sistemlerinden daha fazlasını beklemek abes olurdu.

Yaya yollarının olmadığı, kaldırımların olmadığı, yolların düzgün olmadığı böyle bir durumda çocuklardan, gençlerden, insanlardan trafik kurallarına uymayı beklemek biraz abes olur.

Bunların kurulması mevcut sistemin yürütücülerinden beklemek abesi de iştigal olur” dedi.

O nedenle bir kaç aylık yasakla balıkların geri dönmesini, üstelik de ucuz olmasını beklemek alıklık.

Son yıllarda artan kişi sayısından dolayı ve hastanelerde oluşan yoğunluktan dolayı hastanelerde bakılabilmek için vatandaşlarımız sıra beklemek zorunda kalmıştır.

Kaldı ki rekabetin ortadan kaldırılmasına zemin hazırlayacak bir durumun oluşmasına izin verilmesini beklemek basiretli bir tacirden beklenecek bir tutum değildir.

Sadakatsizlik yarattı Müşteri hizmetleriyle ilgili temel memnuniyetsizliklerin başında yüzde 47 ile birine canlı bağlanabilmek için uzun süre beklemek geliyor.

Sisteme girmek isteyen gazete ise, ya bekleme süresini sonlandıracak ya da vasıflılık için müracaat ederek 24 ay beklemek zorunda kalacaktır.

Erdoğan, Kurban Bayramına yaklaştıkça yoğun olduklarını, sıra beklemek istemiyorlarsa bıçak bilemeye geleceklerin şimdiden biletme işini yaptırmalarını tavsiye etti.

Durakların olduğu bölümde adeta insan seli yaşanırken, vatandaşlar otobüse binebilmek için dakikalarca beklemek zorunda kaldı.

Lift arızalanınca da çiftçimiz pancarını boşatmak için bir gün beklemek zorunda kalıyordu.

Yaklaşık 1 saat beklemek zorunda kalan tren, otomobilin kaldırılması ve olay yeri incelemesinin ardından yoluna davam etti.

Gazi Caddesinden Depboy mevkiine, oradan da Atatürk Meydanı'na kadar terör örgütü aleyhine slogan atarak yürüyen grup, otobüslerle geldiği iddia edilenleri beklemek istedi.

Elektrik akımı devridaim yaparsa Kestirme yolların nasıl çarpıntı oluşturduğunun tam olarak anlaşılması için 40 yıl beklemek gerekti.

Kezban Enük de kendisi ve oğlunun soğuk algınlığı nedeniyle acile geldiklerini belirterek, eskiden olduğu gibi uzun süre acilde kuyrukta beklemek zorunda kalmamaktan çok memnun olduklarını dile getirdi.