"belletmen" ne demek

"belletmen" kelimesinin kullanım örnekleri.

Binlerce öğrencimiz pansiyonlarda belletmen öğrenmelerimiz ve müdür yardımcılarımızla beraber çok güzel çalışmalar yapıyorlar.

Yurtta belletmen olarak ortaokul ve lise öğrencilerinin ders çalışmalarına nezaret ederdim.

Belletmen de randevuyu onayladığı takdirde Fen Edebiyat Fakültesi Fen Bilimleri Binasının birinci katındaki çalışma salonunda lisans öğrencisine yardımcı olacak.

Belletmen öğretmenler okullarında özellikle yatılı kalan tüm öğrencilerle yakından ilgilenmeleri gerekiyor.

Belletmen öğretmenin birisi yangın kapılarının anahtarını yanında taşırdı.

Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, FETÖ yurtlarındaki öğrencilerden sorumlu belletmen olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan sanık Şamil Yakup Tan ile yakınları ve avukatı katıldı.

Sınava katılanlardan görme engelli Sabiha Öztürk, kabartmalı sınav kitapçığı olmadığı için belletmen yardımıyla sınava girdi.

Okulumu uzatıp orada kaldım ve onların yurdunda belletmen olarak çalıştım.