Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Akıllı, çabuk öğrenen.
"belleyen" kelimesinin kullanım örnekleri.
Tüm kıtayı evi belleyen ve Milano'da yaşayan Nanove, eserlerinde ziyaret ettiği ve tutkunu olduğu Güney ülkelerinden izlenimlerini yansıtıyor.
Sadece kamu sektöründe örgütlenen, kamu sektöründeki işçiler üzerinde de siyaset devşirmeye çalışan, bunun üzerinden sadece ve sadece kendi ideolojisi noktasında siyaset üretmeye çalışan, bunu bir yol olarak belleyen bir sendikacılıktan daha çözüm odaklı ve sivil toplumun da ön ve öncü olduğu bir anlayışa geçildi.
Milyonlarca insan sadece kendi ülkemizde değil, başka ülkelerde Müslüman olan ve Müslümanca yaşayan ama bu Anadolu yurdunu kendi yurdu olarak belleyen bizim dışımızda milyonlarda Anadolu yurduna dua ettiler.
Milyonlarca insan sadece kendi ülkemizde değil, başka ülkelerde Müslüman olan ve Müslümanca yaşayan ama bu Anadolu yurdunu kendi yurdu olarak belleyen bizim dışımızda milyonlar da bu Anadolu yurduna dua ettiler.
Peki biz canımızdan canlar vermiş, yüzlerce, binlerce şehit vermiş korucu aileleri olarak, şehit aileleri olarak, vatansever insanlar olarak biz bu hainlerle, bu alçaklarla, bu Türkiye Cumhuriyeti Devletini düşman belleyen bu şer güçleriyle biz aynı safta yer alacak mıyız.
Evliya Cami ve Harakani Türbesi önünü mesken belleyen dilenciler, vatandaşları rahatsız etmeye başladı.