Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Bilgilendirme ihtimali veya imkânı
bulunmak
- Bilgilendirme gücü bulunmak
"bilgilendirebilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Unutkanlığın nasıl bir tablo olduğunu hangi unutkanlığın iyi huylu olduğunu hangi unutkanlığın bunamaya götürücü olduğunu topluma sunabilmek, vatandaşlarımızı bu konuda bilgilendirebilmek amacıyla bu toplantı gerçekleştiriliyor.
Biz bu bilgi eksikliğini giderebilmek ve bu sahadaki son gelişmelerle alakalı olarak meslektaşlarımızı bilgilendirebilmek amacıyla ve bütün bilgilerimizi tazelemek, özellikle kolluk aşamasında, yargı aşamasında yaşanan problemlere çözümler üretebilmek adına seminer düzenledik.
Yeni etkinlikler yapabilmek için, daha iyi yerlere gelebilmek için ve insanları bilgilendirebilmek için daha fazla desteğe ihtiyacımız var.
Bu gerekçeyle hem piyasaya arz edilen ürünleri kullanan vatandaşlarımız hem de üreticilerimizi daha yakından bilgilendirebilmek için her yıl bir haftayı Ürün Güvenliği Haftası adı altında bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetlerine ayırıyoruz.
Tekin, kadın doğum uzmanlarına ve Sağlık Bakanlığına düşen en önemli görevin anne adaylarını bu konuyla ilgili doğru bilgilendirebilmek olduğunu vurguladı.