Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
bilmek
  • nsz Bir şeyi anlamış veya öğrenmiş bulunmak
    "Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu." - A. Ağaoğlu
  • -i Bir bilim veya sanat dalında yeterli olmak
    "Yani kısacası bu mükemmel dilimizi kimse bilmez, okumaz." - B. Felek
  • Bir iş yapmaya alışmış olmak, elinden gelmek
  • Tanımak, hatırlamak
    "Kadıncığım aç. Ben geldim. Bilemedin mi?" - H. R. Gürpınar
  • Sanmak, varsaymak, farz etmek
    "Bir hastanın hastalığına gereken önemi vermesi, doktorun ancak kendini o hasta ile birlikte hasta bilmesi ile sağlanabilir." - R. H. Karay
  • -i Sorumlu tutmak
    "Ben arkadaşını bilmem, seni bilirim."
  • İnanmak
    "Bilirim yaşamaz güneşte / Bilirim yaşamaz yan yana aşkla / Ne haksızlık / Ne korku" - N. Cumalı
  • -i İşine gelmek, uygun bulmak
    "Mal almasını bildi de parasını vermeyi mi bilmiyor?"
  • -a / -e ekli fiillerle yeterlik bildiren birleşik fiiller oluşturur
    "Anlayabilmek. Gidebilmek. Kapayabilmek. Yazabilmek."
  • 10. -i Saymak
    "Teşekkürü borç bilirim."
Tarama Sözlüğü
bilmek

Anlamak, idraketmek.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
bilmek
  1. Malumatı bulunmak.

  2. Haberdar bulunmak.

  3. Anlamak, fark etmek.

  4. Doğru cevap vermek

Ruhbilim Terimleri Sözlüğü
bilmek

Herhangi bir şeyi, başka şeylerden ayırmaya yarayacak biçimde öğrenmiş olmak.

"bilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

İlçe Müftü Vekili Ali Özbay, programda yaptığı konuşmada, Hazreti Muhammed'i anlayabilmek için onun örnek ahlakı ve yaşantısını bilmek ve yaşamak gerektiğini söyledi.

Chihuahua Julep adlı barın sahibi Jami Jarvinen, özellikle genç müşterilerin ve çocuklarının nerede olduğunu bilmek isteyen anne ve babaların cep telefonu yasağına uymakta zorlandığını belirtti.

Bizim bunlara karşı yapabileceğimiz en güzel davranış o bölgeyi çok iyi bilmek, bunun yanı sıra gerekli olan eğitimi bitirmiş olmak.

Bu soruları cevaplayabilmek için okuma becerilerinin gelişmiş olması gereğinin yanı sıra, konuyu doğru takip edebilmek için müfredattaki dilbilgisi konularını ve kelimeleri de bilmek gerekiyor.

Dışardaki ressam da olsa, bir coğrafyacı da olsa, bir mühendis de olsa malzemesini iyi bilmek zorunda.

Bir polyol hastalığının önüne geçebilmek için polyol hastalığının sayısını azalta bilmek için ağza damlatacağımız iki damlalık bir aşıyla bu işin önüne geçebileceğimizin farkındayız ve bilincindeyiz.

Bu zorlu yolda yanımızda olacağınızı bilmek, dermansız kaldığımızda bize can ve derman olacaktır.

Hem kendi ayaklarımızın üzerinde durabilme hem de ailemize katkıda buluna bilmek için çok güzel bir fırsat.

Bu nedenle üniversitemiz bilimsel özgürlük ve kendi sorumluluğunu bilmek teşebbüs ruhu ve dünyaya açıklık, yaratıcılık, ve bilim alanında geleneksel olmayan fikirlerin desteklenmesi, eleştirel düşüncenin teşviki, çok yönlü rekabet ve yeteneğin baş tacı edilmesi, cinsiyet, yaş, kültürel, dini ve sosyal arka planın ehemmiyet taşımaması bu yaklaşımın düşüncede ve davranışta sürekli olarak sadece öğrenim ve araştırmada değil tüm üniversite hayatında bu anlayışın hakim kılınması, çok yönlülük ve esneklik, geniş bir bilimsel yelpaze, stratejik inisiyatif, disiplinleri aşan bir ortak çalışma anlayışıyla hareket etmektedir.

O kötü emelli insanları görmeniz için yapmanız gereken şey oyunların ne olduğunu bilmek.

Bu sorunlara kayıp futbolcularıda eklersek ortaya çıkan görünümden başarı çıkmayacağını bilmek öyle fazlaca akıl gerektirmiyor.

Yapabileceğimiz tek şey bunu geciktirmek için çabalamak olabilir, onun için de kırışıklığın diğer sebeplerini bilmek gerekir.

Burada yapılması gereken farklı farklı yöntemlerle değil DEİK çatısı altında koordineli bir şekilde dünyayı fellik fellik dolaşıp karış karış gezip Türk işadamının mallarını pazarlaya bilmek yatırım ortamını gözetleyebilmek yatırımcıları çekebilmek için gayret göstermeliyiz.

Tekrar Yunus'ların çıkabilmesi için onun kaynağını iyi irdelemek ve bilmek gerekiyor.

Sessizce yankılanan türküye içlenmek için Ermenice bilmek gerekmiyor, arka fonda çalan balaban insanı şimdiki zamandan koparacak kadar olağanüstü.