Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
birincil
  • sıfat Sırada, önemde ilk yeri alan
  • Asli
    "Sözler ve eylemler birincil anlamlarını yitirdiler, her şey dolaylı yollardan bir başka şeyin göstergesi hâline geldi." - E. Şafak
Kimya Terimleri Sözlüğü (II)
birincil

ilk, en yalın, en önemli olay , biçim ya da küme. Örn. karmaşık tepkimeler dizgesindeki en önemli ya da en hızlı tepkime.

"birincil" kelimesinin kullanım örnekleri.

AB ilk derece mahkemesinin söz konusu kararının hukuken doğru bir karar olmadığını kaydeden Sarıibrahimoğlu, "Ankara Antlaşması’nın Roma Antlaşması’nın ayrılmaz bir parçası olduğu ve bu kapsamda AB Hukuku’nun en üstünde bulunan birincil kaynakları arasında yer aldığı hususu, ATAD kararları ile de sabittir.

Büyükelçilik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Büyükelçi Yıldız da, görüşmede PKK terör örgütüyle mücadelenin Türkiye'nin ulusal güvenliği bakımından birincil öncelikli mesele olduğunun altını çizerek, bu kapsamda düzenlenen hava harekatının uluslararası hukuk ve BM şartının 51.

Daha sonra ailemizle bir ön görüşme gerçekleştirip ailenin birincil ihtiyaçlarını belirliyor.

Ardından, zenginleştirme ortamını birincil seçici ortama inoküle ederek salmonellalar izole edilir.

Okulumuzun birincil ihtiyacının konferans salonu olduğu bize iletildi.

CACCI tarafından her iki yılda bir CACCI Konferansı ile birlikte verilen ödül, CACCI Birincil Üyesi tarafından aday gösterilen kadın girişimcilere açıktır.

Bu bitkisel bazlı ambalaj malzemeleri için birincil pazar, süper marketler ve gıda tedarik zincirleri olacak.

İnsan haklarını korumaya yönelik sorumluluk, her ne kadar devletlere ait birincil bir sorumluluk olsa da bu görev medyadan sivil toplum kuruluşlarına kadar tüm kurum, kuruluş ve bireylerin kararlılıkla işbirliğini gerektirmektedir.

Çocuğa bakım veren birincil derece kişilerin kullanması yoluyla öğrendiği bu sözler eğer herhangi bir engellenmeyle karşılaşmazsa ve görmezden gelinme yoluyla önemsizleştirilirse zaman içerisinde değerlerini yitirerek kullanılmayacaktır.

Hepatitis B rahatsızlığı olan 40 yaş üzerindeki Asyalı erkekler, 50 yaş üzeri Asyalı kadınlar, 20 yaşın üzerindeki Afrikalılar, siroz rahatsızlığı olanlar veya ailesinde karaciğer kanseri bulunan kişiler Alkol tüketimi nedeni ile siroz olan kişiler Hepatit C enfeksiyonu bulunan kişiler Kalıtsal hemokromatoz rahatsızlığı bulunan kişiler Birincil safra sirozu olan kişiler Alkolik olmayan yağlı karaciğer rahatsızlığı bulunan kişilerdir.

Birincil gelir dengesi kalemi altında yatırım geliri kaleminden kaynaklanan net çıkışlar, bir önceki yılın aynı ayına göre 99 milyon ABD doları artarak 1.

Bu yöntemle sağlanan birincil avantaj silikonun hem kasın altında kalarak mümkün olduğunca korunaklı bir alanda kalması hem de kasın bağlantıları kesildiği için sadece bir örtü görevi görerek silikonu yukarıya doğru çekmesinin önüne geçilmesidir.

Türkiye'nin bu yüzyıla damgasını vuran ülkelerin başında geleceğini belirten Dönmez, son 10 yılda birincil enerji tüketiminin kümülatif olarak yarı yarıya arttığını ifade etti.

CD1d proteinleri, birincil olarak lipit ve glikolipid yapıdaki antijenleri bağışıklıkta önemli rol oynayan beyaz kan hücresi T hücrelerine sunumunda aracılık eden moleküllerdir.