Güncel Türkçe Sözlük
borçlanabilmek
-
nsz, -e Borçlanma ihtimali veya imkânı bulunmak
"borçlanabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Kadınlar ise işe girmeden evvel yaptıkları doğumları borçlanabilmek için mahkemelere gittiler.
Eskiden bu parayı bulabilmek için borçlanabilmek için IMF'nin kapılarında dileniyorduk, IMF şeflerinin karşısında el pençe duruyorduk.
Amerikan tahvil faizlerinin yükseldiği bir ortamda diğer ülke hazineleri piyasalardan borçlanabilmek için faizlerini yüksek tutmak zorunda kalacaklar.
Borçları yönetmek demek bir yandan gelirleri arttırıp borçları azaltırken diğer yandan yeniden borçlanabilmek ve böylelikle muaccel borçları yeniden yapılandırarak ve kurumun durmaksızın çalışmaya devam etmesini sağlamak demektir.