Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Bozma ihtimali veya imkânı bulunmak
"Bir insanın aklını bozabilmesi için evvelce bu aklın mevcut olması lazım gelir." - A. Ş. Hisar
- Bozmaya gücü yetmek
"bozabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Çok azı kaldı, arada sızmalarla ülkemize girip sadece can yakıcı eylem yapıyorlar, moralimizi bozabilmek için.
Öyle hainlikler düşünüyorlar ki bu ülkenin huzurunu bozabilmek için, insanın aklına gelmeyecek şeytanlıklar planlıyorlar.
Bugün hangi hadiseleri yaşıyorsak, nelerle karşı karşıyaysak biliniz ki cumhuriyet kurulduğu günden itibaren de o birlikteliği bozabilmek için şu gün Türkiye'nin etrafında yamyam dansı yapmaya çalışanlar aynı anlayışı büyük acımasızlıkla sergilemektedir.
Demokrasiyi istismar etmek ve bu ülkede kardeşliği bozabilmek için Cizre'de, Muş Varto'da, Yüksekova'da, Nusaybin'de özerklik ilan edeceklermiş.
Biz nereye el atarsak bu dengeyi bozabilmek ve bir buldozer gibi ortalığı tahrip etmek için bir canavar haline dönüşmüşüz.
Bu ülkenin siyasi istikrarını bozabilmek için içimizdeki tüm terör dinamiklerini harekete geçireceklerdir.
Birlikte ölmesini öğrenmişiz ama birlikte yaşamamızı bozabilmek için yedi düvel barışımıza saldırmaya devam ediyor.
Biz bunun için yarınlara güçlü şekilde ulaşabilmek için o hesapları bozabilmek için 16 Nisan'da yepyeni bir model öneriyoruz.