Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
caydırıcılık
  • isim Caydırıcı olma durumu
  • Bir saldırganlığı önlemek ve engellemek için önlem alma işi

"caydırıcılık" kelimesinin kullanım örnekleri.

Milletin birlik, beraberlik ve dayanışmasının önemine değinen Erdoğan, bir diğer önemli hususun da caydırıcılık olduğunu bildirdi.

Toplantı kapsamında ilk olarak, stratejik ortamın değerlendirildiği ve nükleer caydırıcılık yapısının uyarlanması çalışmalarının ele alındığı Nükleer Planlama Grubu Oturumu'na iştirak eden Akar, daha sonra siber savunma ve hibrid tehditler gibi konuların ele alındığı Kuzey Atlantik Konseyi Oturumu'na geçti.

Bu haliyle sağlıkta şiddeti önlemeye ilişkin hiçbir yeni düzenleme ve caydırıcılık getirmemektedir.

NATO'nun siber alan başta olmak üzere tüm hibrit tehditlere karşı savunma ve caydırıcılık gücünü artırmaya devam edeceğini aktaran Stoltenberg, bu çerçevede Siber Operasyonları Merkezi'nin kurulması ve ulusal siber kabiliyetlerin entegre edilmesi konularının öncelikli olduğunu dile getirdi.

Yapılması gereken, ya hırsızlığı örgütlü suçlar arasına almak ki çoğu çeteleşmiş durumda ya da cezaların caydırıcılık boyutuna gelmesi!

İşlenen suçlarla ilgili yetkili ve görevli cumhuriyet başsavcılıklarınca hızlı, etkin ve adil biçimde yürütülecek soruşturmalar sonucunda şüphelilerin delilleriyle birlikte bağımsız mahkemeler önüne çıkarılması ve yapılacak kovuşturmalar sonunda ceza adaletinin hızlı ve isabetle gerçekleştirilmesi, suç işleme eğiliminde bulunanlar üzerinde meydana getireceği caydırıcılık etkisi sebebiyle büyük önem taşımaktadır.

Düzenlemeyle siber güvenlik alanında önemli ölçüde caydırıcılık sağlanacak.

Bunların hepsi vatandaşımızın can güvenliği için caydırıcılık amaçlı, kurallara uyma alışkanlığını kazandırmak amacıyla yapılıyor.

Bunlar, hem nükleer caydırıcılık konusunda stratejik meseleler hem de uzun süredir devam eden büyük anlaşmazlıkları çözme meseleleri ile ilgilidir.

Sigortada yaptırmak için son gün 10 Mart Arslan Soydan, don olayı ile karşılaşıldığında, dumanlama sistemi ile caydırıcılık yapılabileceğini ifade ederek, tarım sigortası yapmaları konusunda çiftçileri uyardı.

Atlar görkemli hayvanlar oldukları için karşısına çıkana gösterdiği heybet caydırıcılık unsuru oluyor.

Muhrip Filotillası Komodoru Deniz Kurmay Albay Önder Öngör'ün talimatı ile TCG Yavuz fırkateyninde bulunan Donanma Komutanı'nın emniyetinin sağlanması kapsamında İstanbul yönünden gelmesi muhtemel asimetrik tehditlere karşı uzak destek sağlanması görevi çerçevesinde caydırıcılık sağlamak üzere yaptırdım.

Gemilerin sabotaj tehdidiyle seyre kaldırılması, telefonların toplatılması, caydırıcılık amacıyla eğitim mermisi ile top atışı yaptırılması emirleri, suç içermeyen, hizmete müteallik emirlerdir.