Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Bir yöne doğru akma, akış, akıntı
"Köprünün parmaklığına dayandı, gözlerini Haliç'in kapkara sularına, bu suların cereyanına kaptırdı." - E. E. Talu
- Bir şeyin gelişme, olma durumu
"En iyisi zorlamamak, işi tabii cereyanına bırakmak." - R. H. Karay
- Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin
oluşturduğu hareket
"Aşırı ırkçılık cereyanlarının yalancı şahidi olarak sahneye çıkarıldı." - C. Meriç
-
fizik Akım
"Elektrik cereyanı."
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Elektrik
"cereyan" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bir kaç yıl önce gördüğünüz Kut’ül Amare nasıl öne çıktıysa hem Atatürk’ün Samsun’a çıkması hem Sivas Kongresini bizim çok ön plana çıkarıp emperyalizme karşı mücadelemizin başlangıcı olarak vurgulamamız gerektiğini düşünüyor" dedi Afyoncu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Türk tarihi yaygın bir tarih dünyada değişik milletlerde olduğu gibi tek bir coğrafyada cereyan etmiyor.
Adalet, hakkaniyet, iyi niyet, dürüstlük, tarafsızlık gibi insani ve evrensellik içerisinde cereyan eden bir faaliyettir.
Esas sorulması gereken nokta, bu ittifakın olup olmayacağı ve ne minval üzere cereyan edeceği.
İslam tarihi boyunca yaşanan önemli hadiseler hep bu aya müsadif olarak gerçekleştiği gibi, Sevgili Peygamberimizin mübarek torunu Hazreti Hüseyin Efendimiz ve Ehli Beyt ahalisinin katli de yine bu ay içerisinde cereyan etmiştir.
İnşallah, ülkemize yöneltilen bu sevimsiz saldırılar son bulacak, yani bu sevimsiz saldırılara girmek istemiyorum, hepsi gözümüzün önünde cereyan eden şeyler.
Göz önünde cereyan eden gerçeklere rağmen bir tezvirat yürütüldüğünü aktaran Mutanoğlu, bunların sosyal medya üzerinden birtakım sahte videolarla yapıldığını vurguladı.