Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
düşkün
  • sıfat Bir şeye kendini aşırı vermiş olan, çok bağlı, âşıklı, tutkun
    "Onlar kadar birbirine düşkün, birbirine uymuş bir çift daha ömrümde görmedim desem yeri vardır." - H. E. Adıvar
  • Meraklı
    "İnsan ise memnu olan şeye düşkündür." - B. Felek
  • Geçim sıkıntısına düşmüş
    "Eski arkadaşının düşkün bulunduğu hâlinden anlaşılıyordu." - R. H. Karay
  • Yoksulluk sebebiyle mutluluk ve refahını yitirmiş
    "Zavallı, arabasını satmış, düşkün bir hâldeydi." - Y. K. Beyatlı
  • Yaşlılık, hastalık vb. sebeplerle çalışma gücünü yitirmiş
    "Artık şimdi öyle düşkün bir babayım ki / Yüreğim hun, sayhalarım boğuk boğuktur" - E. B. Koryürek
  • Değer ve onurunu yitirmiş
  • Kötü yola düşmüş, ahlaksız
    "Emniyet memurları Beyoğlu'nun çalgılı bahçelerinden yüz yirmi düşkün kız derleyip toplamış." - Y. Z. Ortaç
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
düşkün
  1. İhtiyar.

  2. Halsiz, zayıf.

"düşkün" kelimesinin kullanım örnekleri.

Kurban edilecek hayvanın genel görünümü açısından hasta ve düşkün görünmemesi gerektiğine dikkat çeken Zengin, " Hayvanın ağız, burun, kulak ve anal deliklerinden kan geliyor olmaması, ateşli olmaması, halsiz ve düşkün olmaması gerekiyor.

Atatürk içkiye ve kadına düşkün, korkak, diktatör olarak göze batırılmak isteniyor.

Yalan söyleyen, boğazına düşkün, mal ve mevki hırsına kendisini kaptırmış yöneticilerin elinde bir ülkenin harap ve bitap düşeceğinin uyarısıdır bu hikmetli sözler.

Köpeklerine düşkün olan hayvansever kadın, ne yaptıysa köpeği bulamadı ve yan komşusunun güvenlik kamera görüntülerini inceledi.

Her yaş grubundan spora düşkün vatandaşlarımız ya da bir spor dalında kendini denemek isteyenler için etkinliğimiz bir fırsat olacak.

Günümüzde çocuklar tablet, telefon, sosyal medya bağımlılığına düşkün.

Müziğe düşkün olan ailesi henüz küçük yaşta iken bu konudaki yeteneğini keşfederek, bu yeteneği üzerine eğilmesi için teşvik ettiler.

Elebaşlarının bazı çocuklar ve kadınlar yüzünden kavga ettiğini, bu kavgalara korumaların da karıştığını, korumaların da sapıklığa düşkün olduklarını, infaz edilenlerin sözde çatışmada ölmüş gibi gösterildiğini söyledi.

Normalde benim çocuğum konuşmuyor, 1,5 yaşında ama ablasına çok düşkün olduğundan dolayı uyumadı sabaha kadar hiç uyumadı.

Çocuğuna aşırı düşkün, onu bir an olsun yalnız bırakmayan, sürekli gözünün önünde olmasını isteyen, aşırı seven ve kollayan, tedirgin, huzursuz ve evhamlı anneler çocuklarını kendilerine bağımlı hale getirirler.

Yürümeye yeni başlayan Hila Emine çiftin ilgi odağı olurken kızının babasına çok daha düşkün olduğunu söyleyen Esma Sert ise Hira Emine'nin fotoğraflarını Facebook'taki hesabında paylaştı.

Yürümeye yeni başlayan Hila Emine çiftin ilgi odağı olurken, kızının babasına çok daha düşkün olduğunu söyleyen Esma Sert ise Hira Emine'nin fotoğraflarını Facebook'taki hesabında paylaştı.

Gerçekten bu tatlı damak tadına düşkün 7'den 77'ye herkesin büyük bir iştahla tükettiği bir ürün.

Türk milletinin, varlığına kastetmek için kuyruğa giren müstevlileri birlik ve dayanışma azmiyle yıkıp geçtiğini, egemenlik haklarına, irade ve istikbal gücüne cephe alıp saldıran emperyalist çemberi yarıp dağıttığını hatırlatan Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'nin, bağımsızlığına düşkün, onurlu yaşamaktan başka seçeneği olmayan aziz milletin eseri, Milli Mücadele'nin taçlanmış hali olduğunu vurguladı.

Kurban edilecek hayvanın, sağlıklı, azaları tam ve besili olması, kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün olmaması gerekir.