Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
düşmanca
  • sıfat Düşman gibi, düşmana yakışır
    "Peki ama bu öfke, bu sinir, ters bakışlar, düşmanca homurdanmalar neyin nesiydi?" - A. Kutlu
  • zarf (düşma'nca) Düşman gibi, düşmana yakışır bir biçimde, düşmancasına
    "Düşmanca davranmak."

"düşmanca" kelimesinin kullanım örnekleri.

Binaenaleyh insanların din ve milliyet ayrılığından bahsederek birbirleri aleyhine düşmanca hareket etmeleri yersizdir.

Elbette bir kısım düşmanca bakış açısının etkisi vardır ama, bugün kafa kesen, insan yakan, gazla yok eden, sularda boğan, bombalarla parçalayan, insan onurunu yok sayan, bu durumlara engel olamayan, ilkel, işlevsiz ve dogmatik din algısı oluşmasında biz Müslümanların, İsevilerin, Musevilerin, Budistlerin, Hinduların da hem hatası hem de eksiği söz konusudur.

İkincisi benlik yitimi, çalışılan yerde insanlara karşı hissedilen duygusuzluk diğer insanları önemsememe, insanlara düşmanca davranma olabilir.

Kendisine düşmanca davrananlara karşı bile merhametli davranan Hazreti Peygamber, şüphesiz barış ve kardeşliğin en büyük sembolüdür.

Ayrımcılığı teşvik eden ve düşmanca anlatımlar ile görselleri kullanıp kullanmadığı da değerlendirme ölçütleri arasında yer alıyor.

Müslümanlara karşı olan aşırı sağcılar yasayı kullanarak kendilerini daha da güçlü hissedecek ve Müslümanlara karşı düşmanca tavırlarını ve belki de eylemlerini güçlendirecek.

Sovyet ideolojisinin düşmanca görüldüğü dönemde bile bu, ticareti durdurmak için bir sebep değildi.

Trabzon şehrini düşmanca bir üslupla karalayan bu şahsı TBMM'de görmek istemiyoruz.

BM'yi İsrail'e karşı ön yargılı ve düşmanca bir tavır sergilemekle suçlayan Haley, ''Filistin halkına da zarar veren terör örgütüne destek verecek kadar mı nefret ediyorsunuz İsrail'den?

Bağnaz dindarlık, fundamentalizm ve radikalizm, dinler ve mezhepler arasındaki düşmanca duygular.

Darbeci subaylara, gazeteci ve yazar kılıklı tiplere sahip çıkarak tavrını ve duruşunu gizlemeyen Almanya, ne kadar düşmanca bir duruş sergilediğini de gizlemiyor.