Vikipedi
Düalite, Türkçede “ikilik”, “ikilem”, “ikileme”, “ikili denge” gibi çeşitli biçimlerde kullanılmakta olup, doğadaki, evrendeki karşıtlık ve birbirini tamamlayıcılık ilkesini ifade eden genel bir terimdir.
Düalite sembolünün tradisyonlarda genellikle, hayır ile şer, iyi ile kötü, vicdan ile nefsaniyet, özgecilik ile bencillik, olumlu ile olumsuz unsurlarının bulunduğu fiziksel ortamı, yani varlığın ruhsal gelişim göstermek üzere bulunduğu tezahür ortamlarını (üç boyutlu alemi) ifade etmek üzere kullanıldığı görülmektedir.
Ezoterizme göre düalitenin olmadığı hal tradisyonlarda çoğunlukla androjenlik (erkek veya dişi olmayış), cennet veya hakikat ağacının meyvesinin henüz yenilmemiş olması sembolizmiyle ifade edilir. Düalitenin henüz mevcut olmadığı hal, varlığın erkek veya dişi bedenine sahip olmadığı ve iyilik ile kötülük gibi ikili denge unsurlarının bulunduğu fiziksel ortamda henüz doğmamış olduğunu, düalitenin aşılmış olması sembolüyle ise varlığın artık ıstırabın söz konusu olduğu, ikili denge unsurunun bulunduğu dünyalarda doğmasına gerek kalmamış olduğu hali ifade eder ki, “büyük kurtuluş” denilen bu hedef nirvana ve mokşa terimleriyle ifade edilen “küçük kurtuluş” hedefinden daha ileri bir hedefi ifade eder.
Bu hedef, Okültizm’de rebis sembolüyle, kimi tradisyonlarda androjen hale gelme veya “ilahlarla özdeş olma” gibi sembolizmlerle ifade edilir. Eski Mısır bilgeliğinde bu konu şöyle ifade edilir: “İlahlar ikiliği bir etmiş insanlardır. İnsanlar ise birliği bilmek için ikiliği yaşayan henüz çocuk ilahlardır.”
Modern fizikte ikisellik kavramı, ışığın hem parçacık hem de dalga özelliklerini aynı anda taşıdığını ifade etmek için kullanılır.
İkisellik günümüzün popüler görüşlerindendir, çünkü 'din ve devlet' in birbirlerinden ayrılmasını yansıtır. Din ve felsefe, kutsal ve dünyasal ayrımı modern çağın karakteridir. Dualizm basitçe, İmanı ve Aklı birbirlerinden koparır ve her ikisini farklı odalara yerleştirir. Bunu genellikle sorgulamayı bilimselliğe, matematiğe ve tecrübelere indirgeyerek imanı da kişiselleştirip, subjektif davranışa indirgeyerek yapar. Böylece akıl ve iman genel ve kişisel alanları temsil eder.