Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Kendinden geçmiş, sarhoş
"Polis, dağıtık gazino müşterisini derdest edip götürdü."
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
bk. dağıtımlı
"dağıtık" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bu teknoloji merkezi kayıt defterindeki verilerin sistem elemanları arasında dağıtık bir şekilde tutulmasına dayanıyordu.
Blockchain, şifrelenmiş işlemleri tutan dağıtık bir veritabanı sistemidir denebilir.
Dağıtık yapılarla trüm işlemleri dijital ortama taşımak enflasyonu bile aylık değil, anlık takip edilebilir bir parametre haline getirebilir.
Teknik ifade ile blockchain dijital, mutabakat ile doğrulanan, dağıtık ve kriptografik olarak mühürlenmiş kayıtların aktarılmasında kullanılan teknolojiye verilen isimdir.
Blokzinciri teknolojisinin değiştirilemez, dağıtık veri tabanı üzerine kurulu bir teknoloji olduğunu anlatan Phillips, verinin saklandığı her yerde blokzinciri teknolojisinin kullanılabileceğini bildirdi.
Blokzincirin dağıtık veri yapısında bu bilgilere her yerden ulaşılabiliyor olacak.
Blokzinciri ile veriler dağıtık saklandığı için bir yerdeki zarar görürse, diğer yerdeki duruyor olacak.
Üretim merkezi olmayan Bitcoinler, Bittorent ağlarına benzer şekilde dağıtık bir ağ özelliğine sahiptir.
Şirketler, artık dağıtık bir enerji üretim sistemini devreye almaya başlayacaklar.
Bulut teknolojilerini aktif olarak kullanan bir yaklaşım olan Blockchain, verilerin merkezi bir şekilde yönetilmesindense, dağıtık bir yapıda ve son derece şeffaf ve güvenli bir şekilde tutulabilmesini sağlıyor.