Güncel Türkçe Sözlük
damga vurmak
- damgalamak
"Nuri Usta, sanki çırılçıplakmış da derisine kızgın demirle damga vuruluyormuş gibi irkildi." - N. Hikmet
- iz bırakmak
"Belli semtler, yüzyıllar boyu, oraların sakinlerine belli bir damga vurmuş gibidirler." - H. Taner