"değinme" ne demek

"değinme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Zorunlu hizmetlerine devam etmekte olan genç hekimlerimizin büyük emek ve katkıları ile bugün burada Doğu Anadolu Bölgesi için önemli bir sağlık problemi olan özofagus kanserine ayrıntılı bir şekilde değinme fırsatı bulduk.

Bu nedenle resmi ve yasal statüde kabul ettiğimiz çocuk haklarını bugün kutlamaktan ziyade, halen çözümlenememiş bazı eksikliklerin çocuk haklarına verdiği zararlara, bir yargı organının da emsal ara kararı doğrultusunda, çocuk haklarına değinme gereği duyuyoruz.

Bizden de ufak bir ek, içeriğe değinme haddimiz yok ama baskısı ve dış görünüşü bakımından az rastlanan bir eser.

Türk mitolojisi konusuna değinme hakkını, doğuşumdan, çocukluğumdan ve özgürlüğümden aldım.

Bu aşamada bunlara yinede değinme ihtiyacını duymamakla beraber gerçeklerin çarptırılmasına ve doğru olmayan beyanlara sessiz kalamazdım.

Kayıt dışılığı anlatacak Kılıçdaroğlu kayıt dışılık ve yolsuzluk arasındaki farklara değinme gereksinimi duyuyor.