Güncel Türkçe Sözlük
değmek
-
-e Aralık kalmayıncaya kadar birbirine yaklaşmak,
dokunmak, temas etmek
"Kapıdan bir an birbirimize değerek girdik." - Y. Z. Ortaç
- Ulaşmak, erişmek
"Mektup elime değmedi. Yaşı on beşine değince..." - İstenilen yere düşmek, rast gelmek, isabet etmek
"Kurşun hedefe değdi."
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
değmek
bk. bağlantı kurmak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
değmek
Miras kalmak: Bu ev bana anamdan değdi.
"değmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Alaşehir Belediyesi olarak bizler için çok önemli olan ve vatanı, milleti, bayrağı için canını ortaya koyan gazilerimizin gönüllerine değmek için böyle bir gezi düzenledik.
Bismil Belediyesi olarak bizler için çok önemli olan ve vatanı, milleti, bayrağı için canını ortaya koyan gazilerimizi ve şehit ailelerimizin gönüllerine değmek istiyoruz.
Fırat ve Dicle'nin deli deli akışını tasvir ederken bir an önce Arabistan sahralarına ulaşıp sevgililer sevgilisi Muhammed Mustafa'nın ayaklarının değdiği o kum tanelerine değmek için deli deli aktığını söylemiştir.