Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Savma
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Bir çeşit kumaş.
Vikipedi
Def veya tef ( Farsça ve Arapça: دف), yuvarlak bir tahta kasnağın bir veya iki yanına deriden bir örtü geçirilerek yapılan ve parmak vuruşlarıyla çalınan müzik aleti.
"def" kelimesinin kullanım örnekleri.
Cennet bitkisi olarak bilinen ve bulunduğunda şans getirdiğine inanılan dört yapraklı yonca bulunduğu yerde uğursuzlukları def ediyor.
Engelli çocukları vasıtasıyla tanıştılar Ritm grubunda yer alan Sevgi Güler, engelli anneleri ile birlikte oluşturdukları grupta zil, darbuka, def gibi müzik aletleri ile ritm tutarak çeşitli aktivitelerde yer aldıklarını söyledi.
Büyük Türk milleti kahraman ordusuyla devletimiz milletimiz el ele bu terör belasını buralardan def ettik.
Yaşadığımız, doğduğumuz Allah ömür verdiği müddetçe yaşayacağımız, sonrada ölüp def olacağımız bir yer.
DEF CON'daki araştırmacılar, günümüz işletmelerinde daha modern, internet tabanlı teknolojilerle aynı şifreleme önlemleriyle gelmeyen faksların devam eden kullanımı konusunda bir grup endişeyi seslendirdiler.
Su, buğday, tuz, kuzu yağı ve 15 kuzunun etini keşkek yapımı için 2 saat boyunca büyük tahta kaşıklarla 35 ayrı kazanda sabırla karıştıran kadınlar, bu sırada def çalarak türkü söyledi, oyunlar oynadı.
Festivalin açılışında yöresel kıyafetleriyle şarkı söyleyip def çalarak konser veren teyzeler müzikseverleri hayran bıraktı.
Bu belanın tamamen def olması ise esbab olarak çekilen ızdırap ve külliyet kesbeden duanın karşı tarafın duasına galebe çalmasına bağlı.
İlk istiklal harbimizin meşalesinin yakıldığı, ülkeyi işgal eden karanlığın def edildiği Samsunumuz, güçlü Türkiye yolunda inanıyorum ki yine bir ilk adım ve yine hakikatli bir besmele olacaktır.
Kalkınma Bakanlığı tarafından finanse edilen proje kapsamında açılan kursların yanı sıra proje dışı olarak da def ve harik kurslarının açılacağı bildirildi.
Son olarak da def ve harik kursunu proje dışında gelen taleplerden dolayı açmayı planlıyoruz.
Dre ve Mos Def gibi müzisyenlerin albümlerinde de kendilerine yer buluyor.