Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
depolanmak
  • nsz Depolama işi yapılmak

"depolanmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Hastanelerin özel firmalarla yaptıkları anlaşmalarla tehlikeli atıklar, Ankara dışına depolanmak üzere gönderiliyor.

Bireysel ve kurumsal ölçekte yeterli depolama imkanlarının bulunmaması, fındık hasadının ya uygun olmayan ilkel koşullarda depolanması ya da üreticiler tarafından manav olarak adlandırılan toptancılara depolanmak üzere, emanete verilmesiyle sonuçlanmaktadır.

Hindistancevizi yağı içindeki orta zincirli yağ asitleri, doğrudan hücre zarı tarafından emilir ve yağ olarak depolanmak yerine enerjiye dönüştürülür.

Kestikleri muzları omuzlarında bir alana toplayan ve daha sonra kamyonete yükleyen Çabuk ailesi, muzları paketlenmek ve depolanmak üzere muz sarartma tesisine gönderdi.

Ülkemizin diğer bölgelerinde üretilen kivilerde depolanmak üzere bölgemize gelmektedir.

Tahılımızı ürünlerimizi buraya depolanmak üzere veriyor ve parasını da alıyoruz.

Biyogaz üretim tesisi sayesinde organik atıklar, atık olarak depolanmak yerine enerji ve gübre üretimi vesilesiyle tekrar ekonomiye kazandırılıyor.

Krobasına limon depolanmak üzere projeyi hazırlattık, soğuk hava deposu yapıyoruz.

O dönemde Akmerkez için özel üretilen camlar henüz montajı yapılmadan depolanmak zorunda kalınmıştır.