Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
derinleştirmek
  • -i Derin duruma getirmek
  • Ayrıntılarına kadar incelemek, derinliğine incelemek
    "Geliniz, sözlerinizi biraz derinleştirelim." - H. C. Yalçın

"derinleştirmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Devlet Başkanı Yardımcısı Delcy Rodriguez de konuşmasında, iki ülke arasında altın ve enerji alanında gelişmekle olan ilişkiler bulunduğuna işaret ederek bu bağı daha da derinleştirmek ve genişletmek için bir araya geldiklerini anlattı.

Şüphelilerin Gezi Parkı olaylarını derinleştirmek ve yaygınlaştırmak için Anadolu Kültür AŞ.

Netanyahu'nun bölge ülkeleri ile ilişkileri derinleştirmek üzere yürüttüğü çabalara dikkat çekilen açıklamada, ziyaretin İsrail dış politikası açısından önemli bir adım olduğu kaydedildi.

Devlet Demiryolları ile çıktık ÇED raporunu aldık, liman sahasını derinleştirmek ve kuzeydeki ada yapımı için Biz ÇED raporunu alır almaz proje ihalesine çıktık.

Lı, Türkiye'nin ulusal güvenliği, istikrarı ve bu doğrultudaki meşru haklarını, ülkesinin şartlarına uygun ulusal kalkınma modelini ve Çin ile stratejik iş birliğini derinleştirmek konusundaki desteğini sunmak üzere Türkiye'de bulunduğunu vurguladı.

Bakanlık yaptığı açıklamada, kaybolan uçakla ilgili genişletilen soruşturmayı derinleştirmek amacıyla 53 yaşındaki pilot Zaharie Ahmed Şah ve 27 yaşındaki yardımcı pilot Farik Abdul Hamid'in başkent Kuala Lumpur'daki evlerinde arama yapıldığını bildirdi.

Blipparsphere, şirketin hali hazırdaki yapay zekayla öğrenme ve bilgisayarla görme yeteneklerini kullanarak, kullanıcının fiziksel ortamı hakkındaki bilgileri derinleştirmek ve kişiselleştirmek için Blippar uygulaması aracılığıyla görsel keşif tarayıcısı sunuyor.

Ayrılıkları derinleştirmek, kavgaları körüklemek, nefreti ve etnik ayrılığı kızıştırmak insanlığa büyük acılar yaşattı, büyük bedeller ödetti.

İki ülke olarak iş birliğimizi daha da derinleştirmek, çeşitlendirmek, yeni alanlara teşmil etmek istiyoruz.