Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Derinliği olan
"İrdelediği sorunlar, bize henüz fazla derinlikli geliyor." - S. İleri
"derinlikli" kelimesinin kullanım örnekleri.
Antisemitizmle mücadelenin sağlıklı yöntemi, Müslüman toplumu ve bu toplumun kutsal olarak kabul ettiği kitabın içindeki bazı ayetleri çıkarmak değil, antisemitik çevrelerin toplumsal zeminini erozyona uğratacak derinlikli stratejiler geliştirmektir.
Sinemaseverleri birçok sürprizin beklediği festivalde, 26 ülkeden 40 farklı film gösteriminin yanı sıra Türk sinemasına daha derinlikli ve kalıcı katkılar yapma hedefi güdülürken, genç sinemacıları cesaretlendirecek yenilikler de bu yıl hayata geçiriliyor.
Son iki sene derinlikli kadro ve doğru rotasyon ile başarıyı elde ettik.
Proje kapsamında 100'ün üzerinde otel ve 250'nin üzerinde turizm çalışanına ulaştıklarını belirten Erdemli, daha fazla turizm sektörü çalışanına ulaşmayı, daha derinlikli eğitim ve iş birliğine gitmeyi amaçladıklarını bildirdi.
Yani sağlıklı ikinci piyasası olan derinlikli finansman, üretim yönlü ekonominin olmazsa olmazı ve enflasyonun ilk ilacıdır.
Vatan Karakaya da kültür ve değerler alanının ancak eğitim ve felsefe ile sağlıklı, tutarlı ve derinlikli bir yapıya kavuşabileceğini, bu nedenle felsefi mirasın anlaşılması ve canlandırılması gerektiğini aktardı.
Çağın ruhunu yansıtan, derinlikli bir araştırma sonucunda yapılan bu eşsiz tılsımlar taşıyanıyla birlikte zamansızlaşarak klasik olma yolunda.
Tabii ki ben 14 kitabı olan bir insan olarak kitabın mühendisliğinde daha ön planda olacağım, anlaşılır bir şey bu ama Deniz çok derinlikli bir adam.