"devretme" ne demek

"devretme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Kayserispor Yönetimi, Cumartesi günü gerçekleştirilecek Seçimli Olağanüstü Genel Kurul öncesinde kulüp tesislerinde biraraya gelerek görevi devretme veya sürdürme konusunda karara vardı.

Benim en büyük arzum ve amacım bizden sonraki kuşaklara, uzun yıllar bu bayrağı taşıyabilecek arkadaşımızın etrafında toplanıp canı gönülden çalışıp bayrağı devretme zamanı geldi diye düşünüyorum.

Kemal Daş ile Erkan Çoral arasında kira bedeli ve hisse devretme yüzünden anlaşmazlık çıktı.

Turizm Tesislerinin Belgelendirilmesi ve Niteliklerine İlişkin Yönetmelik'te yapılan değişiklikle yatak kapasitesinin yüzde 20'sini aşmaması kaidesiyle, odaları üçüncü kişilere satma ve devretme hakkı tanındı.

Daha önce Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve MİT, arşiv belgelerini devretme kapsamı dışında tutuluyordu.

Bu nedenle riskin büyüklüğüne göre şirketler riskli faaliyeti terk etme, riski üstlenme, riski devretme veya riski azaltma seçeneklerinden birini tercih etmelidir.

Ülke yasalarına göre, hayır kurumlarının mal varlıklarını başka bir özel şirkete devretme yetkisi bulunmazken, satış sözleşmelerinin altındaki imzalar da dikkati çekiyor.