"dindirme" ne demek

"dindirme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Kaya ve Selim de Cennet'i kaçıran diğer adamın peşinde, öfkelerini dindirme derdindedir.

Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, ''Önümüzdeki karar, bütün BM üyesi ülkelere sivillere yönelik saldırıları barışçıl yollarla önleme ve çekilen acıları dindirme çağrısı yapıyor.

Yakın gelecekte ortaya çıkabilecek fırsat ve tehditlere hazırlıklı olunarak gerekli iklim değişikliğini dindirme ve iklim değişikliğine adaptasyon eylemleri proaktif olarak sağlanması planlanıyor.

Birçok ağrı ve sancıyı dindirme de acı biber tüketimine başvurulabilir.

Analizler ışığında yakın gelecekte ortaya çıkabilecek fırsat ve tehditlere hazırlıklı olunacak ve gerekli iklim değişikliğini dindirme ve iklim değişikliğine adaptasyon eylemleri proaktif olarak sağlanacak.

Tekkeköy halkının yüz yıllık özlemini dindirme noktasında 250 Yataklı Tekkeköy Devlet Hastanesinin temel atma aşamasına adım adım yaklaşılıyor.

Gurbetçilerimiz dört gün boyunca memleket özlemlerini dindirme fırsatı yakalarken, burada yaşayan diğer vatandaşlarımız ise Malatya ve Yeşilyurt hakkında detaylı bilgilere sahip oldular.