"dinlenmek" ne demek

"dinlenmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bakan Akdağ ise güneş ışığının önemine işaret ederek şunları söyledi: “Yani Allahutaala gündüzü çalışmak, geceyi dinlenmek için yaratmış, bunu biliyoruz.

Aptes alıp köy camisinde cemaatle birlikte öğlen namazını kılan bu kişiler, namaz sonrası imam Sabahattin Özkan'a yorgun olduklarını, biraz dinlenmek istediklerini söyleyerek camide kaldı.

Kaynaklara ilginin yüksek olmasının sebeplerinden biri de, bu tip tesislerde sadece tedavi için değil dinlenmek ve dinçleşmek içinde çok iyi olanaklar bulunduruyor olmasıdır.

Ama madem bu tatile dinlenmek ve eğelenmek için çıktınız, stres olmayın.

Öte yandan, yine tasarıya giren yeni bir düzenlemeyle, vekil ile takip edilmeyen davalarda tarafların hazır bulundukları günlere ait gündelik, seyahat ve konaklama giderlerine karşılık hakimin takdir edeceği miktar, vekili bulunduğu halde mahkemece bizzat dinlenmek, isticvap edilmek veya yemin etmek üzere çağrılan davalı ya da davacı için takdir edilecek gündelik, yol ve konaklama giderleri de davayı kaybeden taraf ödeyecek.

Diktiğimiz ağaçların gölgesinde mola verip dinlenmek isteyenler, tarlada yorulup gölgesinde nefeslenmek isteyenler, gelip geçerken bakanlar görmüştür.

İlçe sakinlerinden Ramazan Turgut, dinlenmek için gittiği Tağar Çayı vadisinde türüne az rastlanan ve dünyanın en güçlü böceği olarak bilinen gergedan böceğini gördü ve fotoğraflarını çektikten sonra böceği tekrar doğal ortamına bıraktı.

Alınan bilgiye göre, Tozaklı köyündeki bir restoranda yemek yerken başının dönmesi üzerine dinlenmek amacıyla başını masaya dayanan A.

Yoğun iş ve okul temposundan yorulan vatandaşlar, biraz olsun dinlenmek ve tatil yapabilmek için resmi tatilleri iple çekiyor.

Hastanede anestezi teknisyeni olarak yaklaşık 3 yıldır görev yapan Enes Parlak, gece nöbeti sırasında dinlenmek üzere odasına gitti.